You are here

II. Dünya Savası Yıllarında Ekim Seferberliği

Journal Name:

Publication Year:

Keywords (Original Language):

Author NameUniversity of Author
Abstract (2. Language): 
By the beginning of the Second World War, Turkey deterred from the war and declared mobilization. This decision was taken not only due to concerns of national security against external threats but also due to a subsistence question. The recruitment of the productive masses in agricultural sector caused the emergence of this subsistence question in the entire country rather than the subsistence of the army. Besides, it should be reminded that the international economic conditions had also influence on this question. This is owing to the reason that the government started a mobilization of cultivation in order to solve the problem. With the motto “At least double the amount of product” measures were taken in order to obtain the maximum amount of product. Moreover the National Law of Preservation, that authorized the government for direct intervention to the economy made serious contributions to this mobilization of cultivation.
Abstract (Original Language): 
II. Dünya Savası’nın baslamasıyla savası sınırlarından uzak tutmak isteyen Türkiye, seferberlik ilan etmistir. Bu durum, sadece dıs tehditleri engelleyici bir milli müdafaa tedbiri olarak degerlendirilse de sonuçları itibariyle aslında karsımıza bir iase meselesi olarak çıkmıstır. Seferberlikle birlikte zirai kesimde çalısan üretici kitlenin önemli bir kısmının askere alınmıs olması iase sorununu, sadece askerin beslenmesi sorunu olmaktan çıkararak, ülkenin iase meselesi haline getirmistir. Tabii ki bu noktada uluslararası ekonomik kosulların da etkisi oldugu hatırlatılmalıdır. ste görülen bu gerçek üzerine hükümet ülkedeki iase sorununu çözmek için büyük bir ekim seferberligi baslatmıstır. “En Az ki Misli Ürün” parolasıyla hareket edilen bu dönemde ekim seferberligi kapsamında alınan tedbirlerle arazilerin bos bırakılmasının önüne geçilerek maksimum seviyede ürün elde edilmek istenmistir. Milli Korunma Kanunu ile hükümete, ekonomiye müdahale edebilmek için çok genis yetki ve görevler verilmesi de bu hususta yapılan çalısmalara büyük katkı saglamıstır.
31-49