SUBHIZADE FEYZI'S NAZIRES WRITTEN TO FEHIM-I KADıM AND NA'ILI-I KADIM AND NEŞATI
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Subhîzâde Feyzî,who is among the classical Turkish poets and lived in 18th century, wrote "nazires" about some poets. Some of those poets are Fehîm-i Kadîm, Nâ'ilî-i Kadîm and Neşâtî who are the most important representatives of Sebk-i Hindî poetry. He did not imitate but kept his own style while he was writing "nazires".
"Nazire" is a term which is used for writing similar poems in our literature. In classical Turkish literature this style was quite important. It became a tradition. Most representatives wrote "nazires" for their contemporary poets or for the poets who had lived before. This tradition lasted as long as divan poetry lived.
These nazires can not be only regarded as imitations but can be regarded as a sign of respet to those poets. New poets wrote "nazires" about greater poets' to develop their styles and arts. Main aim is to write a better poem. Famous poets also wrote "nazires" for poets they liked. From time to time they wrote nazires to each other.
Subhîzâde Feyzî pioeneered classical Turkish poetry and he followed greater poets who contributed -innovations to- the poetry in this field. The main poets he followed the poets who pioneered Sebk-i Hindî's poetry. Feyzi wrote "nazires" for some representatives of Sebk-i Hindî. His style in his poems shows this.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
18. yüzyılda yaşayan ve klasik Türk edebiyatının hamse sahibi şairlerinden sayılan Subhîzâde Feyzî, divanında bazı şairlere nazireler yazmıştır. Şairin nazire yazdığı kişiler, başta Sebk-i Hindî şiirinin 17. yüz yıldaki en önemli temsilcileri olan Fehîm-i Kadîm, Nâ'ilî-i Kadîm ve Neşâtî'dir. Bu şairlere nazireler yazarken taklide düşmemiş, kendine özgü üslûbunu ortaya koyabilmiştir.
"Nazire", edebiyatımızda benzer şiir yazma anlamıyla kullanılır. Klasik Türk edebiyatında bu tarz şiir yazmak çok önemsenmiştir. Nazire yazmak bir gelenek olmuştur. Bu edebiyatın temsilcisi olan şairlerin çoğu, kendinden önceki ya da çağdaşı bir şaire nazire(ler) yazmıştır. Bu gelenek, divan şiiri var olduğu müddetçe varlığını devam ettirmiştir.
Yazılan bu nazirelere birer taklit gözüyle bakılmaz. Büyük kabul edilen bir şairin şiirine nazire yazmak, ona olan bir saygının ifadesidir. Yeni yetişen şairlerin çoğu, üstat kabul ettikleri şairlerin şiirlerine nazireler yazarak üslûp ve sanatlarını geliştirmişlerdir. Nazire yazmadaki asıl amaç, estetik değer açısından o şiirin daha iyisini yazabilmektir. Büyük şairler de bazen beğendikleri ve takdir ettikleri şairlere nazireler yazmışlardır. Bazen karşılıklı nazireleşmeler de olmuştur.
Subhîzâde Feyzî, klasik Türk şiirine öncülük etmiş, bu alanda yenilikler yapmış olan büyük şairlerin peşinden gitmiştir. Peşinden gittiği şairlerin en başta gelenleri Sebk-i Hindî şiirine öncülük etmiş şairlerdir. Feyzî, Sebk-i Hindî'nin bazı temsilcilerine nazireler yazarak onların yolunda olduğunu göstermiştir. Şiirlerindeki üslûp özellikleri bunu göstermektedir.
FULL TEXT (PDF):
- 3
1395-1414