HABERLEŞME ÖZGÜRLÜĞÜ

«Haberleşme Özgürlüğü» deyimi, kitle haberleşmesi araçlarından radyo-televizyon, sinemanın kitle haberleşmesinde önemli bir rol oynamaya başlamasından sonra ve Kitle Haberleşmesi Hukuku'nun ortaya çıkması ile birlikte bu alanda bulunması gereken özgürlüğü ifade etmek amacı ile kullanılan bıı deyimdir. Gerçekten, «basın özgürlüğü» sadece basın yolu ile haberleşmeye ilişkin olduğundan, diğer modern kitle haberleşmesi araçlarını da kapsayan böyle bir kavrama olan gereksinme meydandadır. Matbaanın icadından sonra ortaya çıkan basın özgürlüğü kavramına öngelen özgürlük kavramı ise «düşünce ve söz özgürlüğü» olmuştur. Kişilerin düşündüklerini istedikleri biçim, zaman ve yerde açığa vurmak, tartışmak ve dilerlerse düşüncelerini açıklamamak serbestisi, yani düşünce ve söz özgürlüğü olmadan basın ve haberleşme özgürlüğünden sözedilemeyeceği içindir ki. bugün de haberleşme özgürlüğünün önkoşulunu düşünce ve söz özgürlüğü oluşturmaktadır. Diğer yönden ise, günümüzde düşünce özgürlüğünün fiilî bir değer kazanabilmesi haberleşme özgürlüğü aracılığı ile olabilmekte ve böylece bu iki özgürlük bir bütünün parçaları durumunda bulunmaktadır.