A Comparison of the Rational and Existential Theology
Journal Name:
- Kaygı: Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Abstract (2. Language):
It is well known that some of existentialist philosophers such as B. Pascal, S. Kierkegaard criticized rational theology in terms of fideistic concerns. These existentialists, claimed that it is impossible to prove God, the main subject of theology, through rational evidence. According to them, the existence of God could be reached moving from the state of the concrete human existence. This is familiarity and absurd according to Pascal and Kierkegaard respectively. In short, faith should be handled in concrete existential category, not in rational category. Basic starting point was that the belief that existence precedes essence. This debate is very old. P. Tillich added a new dimension to this old debate. He placed concrete religious symbols for the concepts of pure reason. With this objection, He wanted to introduce God, sent away by theism as a result of transcendence concerns, into the human life again as sensed here and now. So that, there is, on one side, rational theology, formed through metaphysical theories as the most valuable activity of human mind, and the existential theology which puts forward concrete existence on the other side.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Varoluşçu filozofların bazılarının (B.Pascal, S.Kierkegaard gibileri), fideistik kaygılarla rasyonel teolojiyi eleştirdikleri bilinen bir durumdu. Bu varoluşçular, Teolojinin temel konusu olan Tanrı'nın, rasyonel kanıtlarla kanıtlanmasının imkansız olduğunu iddia ediyorlardı. Onlara göre Tanrı'nın varlığına, insan varoluşunun somut durumundan hareketle ulaşabiliriz. Bu, Pascal’a göre; ülfet, Kierkegaard’a göre; saçma’dır. Kısaca inanç, ussal kategoride değil, somut varoluşsal kategoride ele alınmalıdır. Temel hareket noktası, varoluş’un öz’den önce geldiğine olan inanç idi.
Bu tartışma çok eski bir tartışmadır. Bu eski tartışma konusuna P.Tillich tarafından yeni bir boyut katılmıştır. P.Tillich, saf aklın kavramlarının karşısına somut dini sembolleri koymuştur. Bu itirazı ile, teizmin aşkınlık kaygıları neticesinde uzaklara gönderdiği Tanrıyı, P.Tillich, insanın şimdi ve şurada duyumsadığı somut hayatına yeniden sokmak istemiştir. Bir tarafta insan aklının en değerli faaliyeti olan metafiziksel kuramlarla oluşan rasyonel teoloji, diğer tarafta ise somut varlığı öne çıkaran varoluşçu teoloji durmaktadır.
FULL TEXT (PDF):
- 19
165-172