PHYSICAL SELF PERCEPTION AND ANXIETY LEVELS OF THE MALE HANDBALL PLAYERS
Journal Name:
- Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
The purpose of this study was to determine anxiety and physical self perception levels of the male players who play handball in Turkish 1st Handball League and to examine relationship between these variables. 39 male players aged 21.41±3.54 participated in this study. Spielberger State-Trait Anxiety Inventory and Physical Self Perception Profile (PSPP) were used to determine their anxiety and physical self perception levels. These inventories were completed before the training season. Descriptives statistics and Pearson Correlation Coefficient were used to analyse the data. There were no relationship between their anxiety levels (state and trait) and five subscales. According to the test results it can be concluded that anxiety levels of these players were high. It was found that the highest level of the physical self perception was sport competence and the lowest level of it was body attractiveness. Findings showed that state-trait anxiety and physical self perception levels are not related to each other.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Türkiye Hentbol 1. Liginde oynayan erkek hentbolcuların kendini fiziksel algılama ve kaygı düzeylerini belirlemek ve bu iki değişken arasındaki ilişkiyi incelemek bu çalışmanın amacını oluşturmuştur Türkiye Hentbol 1. Liginde hentbol oynayan, yaş ortalaması 21.41 ±3.54 olan 39 erkek sporcu çalışmaya gönüllü olarak katılmıştır Kaygı düzeyinin belirlenmesi için Spielberger Durumluk-Sürek-li Kaygı Envanteri (STAI), fiziksel algılama düzeyinin belirlenmesi için ise Kendini Fiziksel Algılama Envanteri (KFAE) kullanılmıştır Verilerin istatistiksel analizi için, betimsel teknikler ve Pearson basit korelasyon tekniği kullanılmıştır. Kaygı düzeyleri ile kendini fiziksel algılama boyutları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Çalışmaya katılan sporcuların kaygı düzeylerinin biraz yüksek olduğu, kendini fiziksel algılamanın sportif yeterlik boyutunun en yüksek, vücut çekiciliğinin ise en düşük düzey olarak ortaya çıktığı söylenebilir. Du-rumluk ve sürekli kaygı düzeyleri ile kendini fiziksel algılama düzeyi arasında ilişki bulunmaması, bu değişkenlerin birbirlerine bağımlı olarak değişim göstermediği sonucunu verebilir.
FULL TEXT (PDF):
- 2
33-40