DEFENCE OF T H E POET'S POETRY / HIS POEM
Journal Name:
- Turkish Studies
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
In literature, reviewing literary works and its characters,
presenting positive and negative aspects of them have seen as an act of
criticism. Even though this act has spread and become popular in
modern times, there was a remarkable amount of criticism in Ottoman
literature either. 'Şuarâ tezkirleri' which are collection of biographies of
poets, are the works i n which criticism revealed the most. Tezkire writer
exposes original criticism about the works of the person whom he is writing down biography about, and the art-literature perceptions of that
time. Beyond the 'tezkires' it can be said that there were some forms of
literary criticism either. It is a well known fact that from Tanzimat
Reform Era on, personal criticisms are made with the help of first
person literature tool, namely letters. For instance, Nâmık Kemal's
Tahrib-i Harâbât and Takib criticisms on Ziya Paşa's anthology Harâbât
are written i n letter type. Similar situation can be seen i n Classical
Ottoman Literature as well. In this writing two letters are analyzed, one
of which is an answer to a governor who insults poets, and the other is
a poet's complain to one of his friends about false critiques on art.
Written by different authors, these letters are merely a self defense.
Both religious and customary poem perceptions of that era can be seen
i n these letters. While answering an invective against poets, the author
describes the place of poems i n religion with religious arguments i n the
first letter. In the second letter, some skullduggeries of poets to
intimidate their rivals i n the literary market are present
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Edebiyat ortamında edebî ürünlerin ve şahsiyetlerin
değerlendirilmesi, olumlu ya da olumsuz yönlerinin ortaya konması
tenkid ameliyesi olarak görülmüştür. Bu ameliye, modern zamanlarda
çok yaygınlaşmış olmakla birlikte klasik Osmanlı edebiyatında da
dikkate alınacak ölçüde var olmuştur. Şuarâ tezkireleri tenkidin en
belirgin şekilde ortaya konduğu eserlerdir. Tezkire yazarı, biyografisini
verdiği şahsiyetin eserleriyle ilgili orijinal ve döneminin sanat-edebiyat
algısını yansıtan değerlendirmeler yapar. Tezkireler dışında da şahsî
olarak edebî tenkidin yapıldığını söylemek mümkündür. Tanzimat
döneminden itibaren şahsî tenkitlerin, birinci şahıs edebiyatı olan
mektup marifetiyle yapıldığı bilinen bir gerçektir. Mesela Nâmık
Kemal'in, Ziya Paşa'nın Harâbât adlı antolojisi için yazdığı Tahrib-i
Harâbât ve Takib adlı tenkid eserleri mektup şeklindedir. Klasik
Osmanlı edebiyatında da benzeri durumları görmek mümkündür. B u
yazıda, ilki şâirlere hakâret eden bir idâreciye cevâp olmak üzere, diğeri
bir şâir tarafından, sanatına yöneltilen asılsız tenkidlerden şikâyet
bâbında bir dostuyla paylaşmak üzere yazılmış iki mektup konu
edinilmiştir. İki ayrı kişiye ait bu mektuplarda yazarlar adeta nefsî
müdafaa yapmışlardır. Mektuplarda, dönemin hem dînî hem de örfî şiir
algısını görmek mümkündür. Yazar, şâirlere yönelik bir hakârete cevap
verirken, şiirin, dindeki yerini dînî argümanlarla açıklar. İkinci
mektupta da dönemin edebiyat piyasasıyla ilgili olarak şâirlerin
rakiplerini yıpratmak için bazı entrikalar çevirdikleri görülmektedir.
FULL TEXT (PDF):
- 9