EVALUATION OF NASREDDIN HODJA AND TIMUR ANECDOTES IN LAUGHING AND SUPERIORITY THEORIES
Journal Name:
- Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim (TEKE) Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Each nation’s sense of humor is the result of its own system of thought and its language opportunities. Nasreddin Hodja, who we can say is a master of subtle humor in our culture is a figure rich in thought-provoking wisdom and clear stance. After all, the Turkish nation has never forgotten and will never forgive the Mongol cruelty. The devastating consequence of this invasion has been the subject of many history books. As known, Nasreddin Hodja and Timur are not from the same age. We know that the Anecdotes which bring Nasreddin Hodja and Timur together were started by the Turkish people who lived in harsh conditions but loved Nasreddin Hodja and told the anecdotes using his name during the arrival of Timur to Anatolia. A rebel against the severe destruction of the Turks during the Mongol invasion, which has never faded from the memory of the Turks, was given and was joined with the Turks solemn mien with subtle humor. To show the reaction of the Turkish people towards oppression all the personalities of cruel people before and after Timur were collected in Timur in the anecdotes between Nasreddin Hodja and Timur. We will try to explore the Timur and Nasreddin Hodja anecdotes in the face of laughter and will try to explain how the Turkish people rebelled against injustice through the character of Nasreddin Hodja.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Her milletin mizah anlayışı kendi fikri hayatının ve dil imkânlarının bir sonucudur. Bizde, mizahın ustası diyebileceğimiz Nasreddin Hoca ince, düşündürücü ve hikmet dolu nükteleriyle Türk milletinin hayat karşısındaki duruşunu duru ve hikemi bir üslupla dile getirmiş bir tiptir. Bununla beraber, Türk halkı Moğol zulmünü hiçbir zaman unutmamış ve affetmemiştir. Bu istilanın yıkıcı sonuçları birçok tarih kitaplarına da konu olmuştur. Bilindiği gibi, Nasreddin Hoca ve Timur çağdaş değildir. Timur’la Nasreddin Hoca’yı karşı karşıya getiren fıkraların, Timur’un Anadolu’ya gelişi esnasında, ağır şartlarda olan Türk halkı arasında sevilen sayılan Nasreddin Hoca’nın adı yakıştırılarak anlatılan fıkralar olduğunu düşünüyoruz. Türk halkının hafızasında yaşayan tahribatı ağır olan Moğol istilasına, Timur’un şahsında isyan edilmiş, Türk’ün vakur edasını yansıtan ince esprisi ile cevap verilmiştir. Timur’dan önce ve sonraki bütün zalim kişilikler, Timur’un şahsında toplanmış; Türk halkının, zulme karşı tepkisini göstermek üzere, Nasreddin Hoca ve Timur fıkraları olarak yaşatılmıştır. Bizler de bu düşünceden hareketle, Timur ve Nasreddin Hoca konulu fıkraları Gülmede Üstünlük Kuramı açısından ele alarak, Türk milletinin Nasreddin Hoca’nın şahsında haksızlıklar karşısında nasıl bir başkaldırı yolu izlediğini irdelemeye çalışacağız.
FULL TEXT (PDF):
- 1
265-274