From Language to Thought
Journal Name:
- Mütefekkir Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
This article examines the relation between language and thought in the most general
sense. According to the author, the vast majority of language scholars in the past and the Arabic language institutions consider the language as speeches and phrases.
However, language is a tool for negotiations and communication. Language is intrinsically
against enactment, complicacy and formalism. There are constant and variable
elements in all languages. Constancy contains the lastingness of the language existence
throughout generations, while variability involves the perpetual renewal and adaptation
of language according to the data of changing facts. When Fusha (Literary
Arabic) and colloquial language emerged as form of bilingualism in the Arab world, the
Arabic language institutions defended the Fusha. However, some sections showed resistance
at the point of taking side with the colloquial language. The function of the
language institutions remained limited to protecting the Fusha in front of the excessiveness
of the colloquial language. Hasan Hanefi after describing language as a very
rich and widespread system, claims that the Arabic language institutions do not have
any program for transforming and changing language to thoughts and from thoughts
to real life. According to Hasan Hanefi, who continues to examine the relation between
language and thought through some words and concepts, it is incumbent upon the
linguists to find solutions for problems of language-thinking or to minimize them.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu makale en genel ifadesiyle dil-düşünce ilişkisini incelemektedir. Yazara göre geçmişteki
dil bilginlerinin büyük çoğunluğu ve Arap dil kurumları, dili lafız ve terkiplerden
ibaret görmektedir. Oysa dil kullanım içindir, anlaşma ve iletişimin kendisiyle yapıldığı
bir araçtır. Dil, doğası gereği yasalaştırma, karmaşıklık ve şekilciliğe karşıdır. Bütün
dillerde sabit ve değişken unsurlar vardır. Sabit, dilin nesiller arasında varlığını devam
ettirmesini, değişken ise dilin değişen olguların verilerine göre sürekli yenilenme ve
adaptasyonunu ihtiva eder. Arap dünyasında fasih (standart) dil ve âmmice şeklinde
iki dillilik baş gösterince Arap dil kurumları fasih dili savundular. Buna karşılık bazı
kesimler de âmmiceyi savunma noktasında direnç gösterdiler. Dil kurumlarının fonksiyonu
âmmicenin aşırılığına karşı fasih dili korumakla sınırlı kaldı. Hasan Hanefî dilin
çok zengin ve geniş bir sistem olduğunu izah ettikten sonra Arap dil kurumlarının dilden
düşünceye ve düşünceden âleme dönüşümü/değişimi için gerekli bir programa
sahip olmadığını iddia etmektedir. Bazı kelime ve kavramlar üzerinden dil-düşünce
ilişkisini irdelemeye devam eden Hasan Hanefî’ye göre dil-düşünce problemlerinin çözümlenmesi
veya minimize edilmesi dilcilerin omuzundadır.
FULL TEXT (PDF):
- 7