You are here

OSMANLI KRONİKLERİNDE MUKADDİME GELENEĞİ (15-17. YÜZYILLAR)

PREFACE TRADITION IN THE OTTOMAN CHRONICLES (XV-XVII. CENTURY)

Journal Name:

Publication Year:

DOI: 
http://dx.doi.org/10.14520/adyusbd.348829

Keywords (Original Language):

Abstract (2. Language): 
Ottoman chronicles appeared after the transfer of personal experiences and observation, the work done by a competent person on the request of a high authority or appointing a certain person as a historian officially. In the chronicles it is seen that beginning sections called as mukaddime or dibace and which are used as preface are carefully created by most of Ottoman historians. The historians wrote their works in the framework of the preface, introduction and main text. These works differ in terms of their themes and some parts of them which are understood to be very important by many are separated from each other in some respects. In this study, 18 Ottoman chronicles written during period from the Foundation of the Ottoman state to the end of the 16th century were examined and in the preface part of these works the methods used were discussed in many dimensions. Following the Islamic tradition, the Ottoman historians organized their Works this way: basmala, hamdala, salvala (called salawat), evlogy, raison d’etre, demanding blessings of the readers and appeal to the reader. All these were examineed in detail. In this way, it was aimed to form a framework of quidelines used by those historians throught analyzing the differences and similar aspects of arrangements and methods that the historians followed within the preface tradition.
Abstract (Original Language): 
Osmanlı kronikleri, kişisel deneyim ve gözlemlerin aktarılması, yüksek makamdaki bir zatın isteği üzerine ehil bir kişi tarafından yapılan eser çalışması veya belli bir kişinin resmî olarak tarih yazma işiyle görevlendirilmesi sonucu ortaya çıkmıştır. Kroniklerde, mukaddime ya da dibace denilen ve günümüzde önsözün karşılığı olan başlangıç bölümlerinin, Osmanlı tarihçilerinin birçoğu tarafından özenle oluşturulduğu görülmektedir. Müverrihler eserlerini mukaddime, giriş ve ana metin esası çerçevesinde yazmışlardır. Bu eserler işledikleri konular itibariyle farklılık arz ettikleri gibi birçoğu tarafından oldukça önemsendiği anlaşılan mukaddime kısımları da bazı yönleriyle birbirinden ayrılmaktadır. Bu çalışmada Osmanlı Devleti’nin kuruluş döneminden 16. yüzyılın sonuna kadar yazılmış olan 18 Osmanlı kroniği incelenmiş olup bu eserlerin mukaddime kısmında nasıl bir metot izlendiği pek çok yönden ele alınmıştır. İslami bir gelenek olarak mukaddimelerde görülen besmele, hamdele, salvele ve methiye, telif sebebi, müellifin kendi hakkındaki ifadeleri, dua beklentisi ve okuyucuya hitap konu başlıkları şeklinde bir sıra takip edilmiş olup, bu kısımlar ayrıntılı bir şekilde irdelenmiştir. Bu şekilde müverrihlerin mukaddime geleneğinde izledikleri sıralama ve yöntemlerin birbirinden farkları ve benzer yanları incelenerek söz konusu yöntemlerden bir şablon çıkarmak amaçlanmıştır.
952
982