PROMOTING HUMAN RIGHTS IN ACP COUNTRIES BY CONDITIONALLY: EUROPEAN UNIONs DEVELOPMENT ASSISTANCE
Journal Name:
- Akademik Bakış
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
EU's development policy on the African, Caribbean and Pacific (ACP) countries
begins with Treaty of Rome (1957). Over the following decade, these states gained their
sovereignity and because of the ex-colonial bounds with EU member states, it was important
to build up a co-operation within a brand new approach. The Lome Conventions; aimed to
have a broader and enhanced relation between the partners. At Lome IV (1990-2000)
introduced an updated clause confirmed human rights as an 'essential element' of cooperation,
signifying that any violation could lead to partial or total suspension of development aid by
European Union after prior consultation of other ACP nations and the abusing party. EU
changed its route from a sole aid provider to, so to say an actor who is referring to political
conditionality towards its ACP partners. This paper intends to argue, if this conditionality
clause really indicates a greater EU influence on ACP countries for improving their poor
conditions on human rights and providing human security throughout the region and also if
the EU development assistance is really a motive for these developing countries to reform
their policies and instruments on human security by improving human rights practices in their
countries or not.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Avrupa Birliği (AB)'nin Afrika, Karayip ve Pasifik (AKP) ülkelerine yönelik kalkınma politikası Avrupa Ekonomik Topluluğu'nu kuran Roma Anlaşması (1957) ile başlamıştır. Gelecek yıllarda bu ülkeler bağımsızlıklarını bir bir kazansalar da, AB ülkelerinin bu bölgelerdeki eski koloniyel bağları ve tarihleri, yeni bir yaklaşımla işbirliğinin kurulması ihtiyacını doğurmuştur ve Lome Anlaşmaları ile birlikte de amaçlanan ilişki kurulmaya başlanmıştır. 4.Lome Anlaşması (1990-2000) ile bu ilişki farklılaşmaya başlamış; kalkınma yardımı artık insan haklarını iyileştirmek koşuluna bağlanarak, bu ülkelerde ki insan hakları ihlallerine göz yumulmasının bu yardımı kısmen veya tamamen askıya alacağı maddesi ile anlaşmada yer bulmuş; böylece, AB sadece yardım veren bir kimlikten çıkıp, yardım ortakları olan bu ülkelere siyasi şart koşan bir aktör konumuna gelmeye çalışmıştır. Bu çalışma, koşulluluk ilkesi ile birlikte AKP ülkelerindeki zayıf insan hakları karnesini düzeltmede, AB'nin kalkınma yardımının bir ateşleyici güç olduğunu göstererek , bu ülkelerde ki insani güvenlik sorununa yönelik politika ve araçları olumlu yönde etkilediğini ve AB'nin insan hakları koşulunu getirerek normatif bir aktör olarak yardım sağlayıcı rolde bu bölgelerde var olma isteğinin bu ülkeleri olumlu etkilerini göstermeye çalışmaktadır.
FULL TEXT (PDF):
- 38
1-12