Rational/Natural Religion and Spinoza
Journal Name:
- Beytulhikme An International Journal of Philosophy
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Tension and enmity between religion and philosophy, as observed through the history of thought, had burst with the En-lightment and contemporary philosophy. On the part of each side, the tension has been intensified and severe due to that they did not recognize each other and also counted each other as incom-mensurate and refused each other as injurious. The conflict between them has been enormously incited by materialists, positi-vists and atheists who reduced religion into natural causes or de-nied it on the grounds of scientific and philosophical reasons. In-deed, what is in question is a quarrel about which camp is to have authority on politics, society, economy, law, aesthetics and epis-temology and give shape to individual and society. In this quarrel, some thinkers who are devout and religious but assert that science and reason alone has authority and final judgement on politics, so-ciety, etc. and also on religion. These thinkers have been accused of creating their own religions by theologians and clergy. Accor-ding to these thinkers, authentic religion is not other than one ba-sed on wisdom and virtue. This article deals with rational/natural religion represented by the thinkers in question, especially in con-text of Spinoza's views.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Din ile felsefe arasında düşünce tarihi boyunca varlığını hissettirmiş olan gerginlik ve husumet, Aydınlanma felsefesi ve çağdaş felsefeyle birlikte had safhaya ulaşmıştır. Bu gerginlik her iki taraf açısından karşılıklı birbirini tanımama, yetersiz bulma ve hatta zararlı addedilerek reddetmeyle giderek şiddetlenmiştir. Dini doğal nedenlere indirgeyen ya da bilimsel ve felsefi gerekçelerle reddeden materyalist, pozitivist ve ateist karakterli düşünürler bu çatışmanın iyice körüklenmesine sebep olmuşlardır. Aslında mese-le, siyasi, toplumsal, ekonomik, hukuki, ahlâki, estetik ve episte-molojik alanda kimin otorite olacağının ve bireyi ve toplumu kimin şekillendirmesi gerektiğinin kavgasıdır. Bu kavgada, materyalist, pozitivist ya da ateist olmayan ve hatta bizatihi dindar/dinli olan ama bahsedilen alanlarda ve din alanında bile aklın ve bilimin mut-lak otorite olması gerektiğine inanan düşünürler ayrı bir kanadı oluştururlar. Bu düşünürler de dini otoritelerce sevilmezler ve ken-di dinlerini yaratmakla suçlanırlar. Bu düşünürlerin nezdinde hakiki din, bilgi ve erdeme dayanan dindir. Çalışmamızda, bu düşünürlerin temsil ettiği rasyonel/doğal din anlayışını, ağırlıklı Spinoza'nın görüşleri bağlamında ele almaya çalışacağız.
FULL TEXT (PDF):
- 1
33-51