Nietzsche’s Analysis of Ressentiment and Humanistic Psychotheraphy
Journal Name:
- Beytulhikme An International Journal of Philosophy
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Ressentiment, being different from resentment or ha-tred, has a central place in Nietzsche’s analysis. As an existentially creative force beyond a mere emotional state of being, ressenti-ment brings about a deepening of the inner life and a spiritualiza-tion although these come at a cost. The slavish values such as altur-ism, compassion, solidarity, which become dominant in Europe even if only as a metaphysical horizon, are not as pure as they might seem because they mainly originate from ressentiment. Res-sentiment is not only negative and reactive but is also positive and creative. It does not cease to be a reaction even when it overcomes active forces. The ressentiment of the resentful and ordinary men, the domestic animal, against the aristocratic turns back on the re-sentful and brings about a fictitious relief. The price paid for this relief is the man of conscience who tortures himself all the time. Nietzsche saw ressentiment at the source of the spirit of the Eu-ropean Christian culture. This article aims to elucidate the distinct place of ressentiment in the application of the genealogical meth-od and demonstrate the influence of Nietzsche’s analyses of res-sentiment on the existentialist schools of psychoteraphy..
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Nefretten farklı olan hınç kavramı, Nietzsche’nin analizlerinde önemli bir konuma sahiptir. Bir duygusal durum olmanın ötesinde yaratıcı bir varoluş hali olan hınç, bedel ödeyerek de olsa içsel bir derinleşmeye, tinselleşmeye yol açar. Avrupa’ya bir ufuk olarak da olsa egemen olan kölece değerler (özgecilik, merhamet, dayanışma vb.) köklerinde hıncı taşıdıkları için sanıldıkları kadar saf değiller-dir. Hınç sanıldığının aksine sadece negatif, tepkisel olmayıp yara-tıcı da olabilmiştir. Nefretle başlamanın, ikincil olarak başlamanın yani tepkisel olmanın sonucu olarak hınç, Hınç insanının, ev hay-vanının, sıradan olanın, vasatın seçkin olana duyduğu hınç, suçu dı-şarıda bulamadığı için en sonunda kendine dönerek sahte bir rahat-lama yaratır. Bu huzurun bedeli ise kendine işkence eden, vicdan sahibi insandır. Bu makalede Nietzsche’ye göre Avrupa Hıristiyan kültürünün, ruhunun kaynaklandığı hıncın, soykütük yönteminin uygulanmasındaki özel konumu aydınlatılarak hınç çözümlemeleri-nin varoluşçu psikoterapilere verdiği esin açığa çıkarılmaya çalışıla-caktır.
FULL TEXT (PDF):
- 1