Journal Name:
- Celal Bayar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi
| Author Name | University of Author | Faculty of Author |
|---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Son yıllarda özellikle gelişmekte olan ülkeler daha sık aralıklarla ekonomik krize girmektedirler. 1970'lerin sonlarında başlayan liberalizasyon politikalarıyla birilikte krizlerin şiddeti ve büyüklüğü daha da artmıştır. 1980'lere kadar ortaya çıkan ekonomik krizlerle, bu tarihten sonra ortaya çıkan krizler arasında önemli farklılıklar söz konusudur. Liberalizasyon öncesi krizler genellikle dış ödemeler sorunu şeklinde ortaya çıkarken, liberalizasyonla birlikte ortaya çıkan krizler, finansal karakterli olmuşlardır. 1980 sonrası sermaye hareketlerinin artmasıyla ortaya çıkan krizlerin temel özelliği yapısal-kurumsal karakteriyle finansal bir kriz olmasıdır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin Liberalizasyon politikaları ile birlikte kontrolsüz ve zamansız dışa açık ekonomik yapıları spekülatif dışsal şoklara karşı daha duyarlı hale gelmiştir. Yapısal sorunları gidermeden liberalizasyon politikalarının uygulanması bu ülkelerin son dönemlerde sürekli bir kriz içinde olmalarının en önemli nedeni olmuştur.
Liberalizasyon politikalarıyla birlikte kontrolsüz bir ekonomik yapının oluşması, uygulanan istikrar programlarına karıı önemli eleştirilerin yapılmasına neden olmaktadır. Bu çerçevede gelişmekte olan ülkelere, bir çok ekonomist tarafından krizden çıkış için sermaye hareketlerini kontrol altına alacak uygulamaların alınması önerilmektedir. Özellikle Doğu Asya krizinden sonra bu tür öneriler daha fazla tartışılır hale gelmiştir. Sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesi ve kontrol altına alınmasıyla ilgili öneriler çeşitli açlardan değerlendirilmektedir. Bu çalışmada Liberalizasyon politikaları sürecinin gelişimi, bu süreçte ortaya çıkan krizlerin nedenleri, krizleri önlemeye yönelik öneriler ve Tobin Vergisi incelenecektir.
FULL TEXT (PDF):
- 1-2