Journal Name:
- Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
It is mainly based upon Ibn Khaldun views that Bahrayn Qarmatis
was acting under the control of the Fatimids. Based on the prevailing
conviction that the Qarmatis were faithful to the Fatimid rule, he
seems to have interpreted the then historical accounts in parallel to
this conviction. Whereas the explanations and additions concerning
the Fatimid-Qarmati alliance in the accounts of Ibn Khaldun are not
found in the earliest works speaking of Ismailism. Therefore, these
accounts of Ibn Khaldun should be treated cautiously. On the other
hand, a comparision between the Fatimid and Qarmati-Ismaili system
of belief is highly important in determining the extent of relationship
between the two movements. Almost all Qarmati groups did not
recognize Ubayd Allah al-Mahdi and other Fatimid calips as their own
imams. Contrary to Fatimids who argued their own imamate, Carmatis kept awaiting the Mahdiship of Muhammad b. Ismail, thus
rejecting Ubayd Allah al-Mahdi who claimed his imamate. They also
differed from Fatimids with their opinion that Shairat of Islam was
abrogated. These dogmatic differences are the clear evidences
showing that Qarmatis did not act under Fatimids. Nevertheless, the
religious doctrine of both groups was Ismailism. While Qarmatis kept
on arguing mainly the earlist Ismaili belief of imamate, Fatimids
produced a partly new theory of imamate.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bahreyn Karmatîleri’nin Fatımîler’in denetiminde hareket ettikleri tezi
temelde İbn Haldun’a dayanmaktadır. O, Karmatîler’in Fatımîler’e
bağlı olduğu yönündeki hâkim kanaatten hareketle mevcut tarihî rivayetleri
bu yönde bir yoruma tabi tutmuştur. Oysa İsmâilîlik’ten bahseden
ilk kaynaklarda İbn Haldun’un rivayetlerindeki Fatımî-Karmatî
birlikteliğine dönük yorum ve ilaveler yer almamaktadır. Dolayısıyla
İbn Haldun’a dayanan Fatımî-Karmatî ilişkisinin varlığına dönük rivayetlere
ihtiyatla yaklaşmak gerekmektedir. Diğer yandan Fatımî ve
Karmatî İsmâilîleri’nin itikadî yapılarını mukayese etmek iki hareket
arasındaki ilişkinin boyutlarını ortaya koymak açısından oldukça
önemlidir. Karmatî grupların hemen tamamı Ubeydullah el-Mehdî’yi ve
Fatımî halifelerini imam olarak kabul etmemişlerdir. Onlar imâmet iddiasında
bulunan Fatımîler’in aksine Muhammed b. İsmail’in Mehdî
olarak dönüşünü beklemeye devam etmişler ve imâmet iddiasında
bulunan Ubeydullah el-Mehdî’ye karşı çıkmışlardır. Yine onlar İslam
şeriatının nesh edilmiş olduğu teziyle Fatımîler’den ayrılmışlardır. Bu
itikadî farklılıklar Karmatîler’in Fatımîler’in güdümünde hareket etmediklerinin
açık bir göstergesidir. Ancak her iki grubun mezhebi de
İsmâilîlik’tir. Karmatîler, imâmetle ilgili olarak temelde İlk İsmâilîler’in
öğretilerini savunmaya devam ederken, Fatımîler bu noktada kısmen
yeni sayılabilecek bir öğreti geliştirmişlerdir.
FULL TEXT (PDF):
- 2