You are here

THE VALUE ATTRIBUTION FUNCTION OF TEACHING PHILOSOPHY IN A MULTI-CULTURAL WORLD

Journal Name:

Publication Year:

Keywords (Original Language):

Author NameUniversity of Author
Abstract (2. Language): 
The world of today has become smaller due to intensive cultural interaction and widespread communication. In this world where the accessibility of knowledge is far easier and expeditious, the problem is how and why knowledge will be used, rather than how knowledge is attained. The shortness of human life prevents the apprehension of the events and facts happened from the past to the present as a whole. Unable to see the differences and changes, by isolating a group within the uniform meaning world of the life of communities, leads to create a close and unproductive world of culture. This gradually increases the tension between the individuals and the communities bringing differences prominence. In order to overcome this problem, it is compulsory to restructure the national and international curricula. Taking the training aspect of philosophy into consideration, the spread of teaching philosophy in particular will contribute a lot to bring up free, responsible, reconciliatory individuals. Teaching philosophy on an ethical basis, preventing individuals regard other people as instruments, displays that everything existing is in a harmony with the fundamental life purposes of the person.
Abstract (Original Language): 
Çeşitli topluluklarca tanımlanmaya çalışılan kimlikler, geçen yüzyılın bu yüzyıla aktardığı geniş toplumsal ve düşünsel hareketliliğin kaynağı olarak, şu an Yeni Dünyanın önemli ve tehlikeli anlaşmazlıklarının sebebi görünmektedir. Ülkemizde birçok farklı kültürel topluluk olmakla birlikte, onların sahip oldukları temel kabullerin neler olduğu konusunda pratik felsefe çalışmaları yapılamamıştır. Oysa felsefi bir soruşturmayla yapılacak değerlendirmelerin bu geleneksel toplulukların düşünce ve eylem biçimlerinin çözümlenmelerinde ve anlaşılmalarında katkı sağlayacağı açıktır. Bu çözümlemelerden yola çıkarak onların birbirleriyle ilgili olumsuz, tehditkâr kabul ve önyargılarının ayıklanarak yerlerine olumlu ve uzlaşmacı olanlarının önerilmesi de mümkün olabilir. Bunun için yapılması gereken ilk şey Sokratik Diktum’a geri dönerek, diyalog kavramına yeniden işlerlik kazandırmak gerekliliğidir. Bunun yolu, yaşamın somut, pratik sorunlarına yönelmektir. Felsefi ilginin bir diyalog çerçevesinde çeşitli kültürel oluşların temel yönlendiricilerinin çözümlenmesine dönük olması, ilgili kültürel yapıların olumlu değerleri üzerinden gerçekleştirileceği için, yeni, özgün fikirlerin ve değerlerin oluşturulmasına da katkı sağlayacaktır.
57
65

REFERENCES

References: 

Sayılı, A. (1978). Bilim, Kültür ve Öğretim Dili Olarak Türkçe.
Ankara: TTK.
Taylor, C. (2007). A Secular Age. Cambridge, MA: The Belknap
Press of Harvard University Press.
Hegel, G. W. F. (1952). The Philosophy of Right. (trans.) T.M.
Knox, London: Oxford University Press.
Gadamer, H. G. (1977). Philosophical Hermeneutics. (trans.) David
E. Linge, Berkeley: University of California Press.
Kuçuradi, İ. (1971). İnsan ve Değerleri. İstanbul: Yankı Yayınları.
Emiroğlu, K. (2002). Gündelik Hayatımızın Tarihi. Ankara: Dost
Kitabevi.
Castells, M. (2009). Communication Power. Oxford: Oxford
University Press.
Soykan, Ö. N. (2003). Arayışlar, Felsefe Konuşmaları 2. İstanbul:
İnsancıl Yayınları,

Thank you for copying data from http://www.arastirmax.com