Tracheal Reconstruction with End-to-end Anastomosis and Allografting: An Experimental Study
Journal Name:
- Fırat Tıp Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Objective: We aimed to investigate the results of two tracheal reconstruction techniques (end-to-end anastomosis and tracheal allografting) in an experimental model.
Materials and Methods: Ten adult male New Zealand rabbits were used in the study. The animals were randomly divided into two groups of five, and underwent a tracheal resection of three segments. GroupI rabbits underwent an end-to-end anastomosis. The resected segments were transplanted to the groupII rabbits. The rabbits were sacrified at 20th postoperative day, and tracheal specimens were removed. The lateral and anteroposterior diameters of the lumen was measured, and the cross-sectional area (CSA) was calculated at the site of anastomosis. Specimens were investigated histopathologically for the inflammatory changes, fibrosis, and stenosis. The results were analysed statistically.
Results: The anastomosis was normal in every specimen. Secretions and fibrotic adhesions were insignificantly more common in the groupII, but the degree of fibrosis and inflammation was the same. In the groupII, there was one mild rejection. Both procedures caused a significant narrowing in the tracheal diameters (p<0.05). The CSAs reduced significantly in both groups (reduction to 84% and 82%, respectively, p<0.05). Therefore, these reductions were accepted as "normal" according to the proposed scale.
Conclusion: Both methods can be used in the tracheal reconstruction with an acceptable rate of stenosis.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Amaç: Bu deneysel çalışmada iki farklı trakeal rekonstrüksiyon tekniğinin (uc uca anastomoz ve trakeal allogreft) sonuçlarının incelenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmada 10 yetişkin Yeni Zelanda tavşanı kullanıldı. Hayvanlar beşerli iki gruba ayrıldı ve her birine üçer segmentlik trakea rezeksiyonu yapıldı. Grupl tavşanlara uc uca anastomoz uygulandı. Rezeke edilen segmentler ise GruplI tavşanlara allogreft şeklinde nakledildi. Tavşanlar postoperatif 20. günde sakrifiye edildiler ve trakeaları çıkarıldı. Lümenin yan ve ön-arka çapları ölçüldü ve anastomoz hattındaki kesit yüzey alanı hesaplandı. Örnekler inflamatuar değişiklikler, fibrozis ve stenozis açısından değerlendirilmek üzere histopatolojik incelemeden geçirildi. Sonuçlar istatistiksel olarak analiz edildi.
Bulgular: Her örnekte anastomoz hattı doğaldı. GruplI'de sekresyon ve fibrotik adezyon oranı istatistiksel olarak anlamsız şekilde daha sıktı, ancak fibrozis ve inflamasyon dereceleri her grupta aynıydı. GruplI'de bir örnekte hafif rejeksiyon vardı. Her iki teknik de trakeal çaplarda anlamlı daralma yaratmıştı (p<0.05). Kesit yüzey alanlar anlamlı şekilde her grupta azalmıştı (sırasıyla %84'e ve %82'ye düşüş, p<0.05). Ancak bu azalmalar önerilen ölçekle sınıflandırıldığında "normal" olarak kabul edilecek derecedeydiler.
Sonuç: Trakea rekonstrüksiyonunda her iki metod da kabul edilebilir stenoz oranıyla kullanılabilir.
FULL TEXT (PDF):
- 4
168-172