Identity of the Turkish Sociology:
Characteristics of Turkish Sociology in the Period of its Formation
Journal Name:
- FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Sociology startted being studied intensely in our country short after its emergence as
a science in Europe. Country’s problems began to be addressed and some solutions were
offered with the concepts, theory and methods of western sociology. This quick contact
and close monitoring of western sociology are certainly related with the political/social
conditions of the country. The gap between political/social conditions and opportunities
has brought some distinctive qualities to Turkish sociology. Knowledge about this spe- sific and different features in terms of their birth will help us to understand the course of
Turkish sociology a history of and the connection of sociology and politics. In this study
common characteristics of sociological studies just before and mostly after II. Meşrutiyet
period will be identified and explained with examples in the light of both their assumptions
and approaches. In this contex, the characteristic features of Turkish sociology –its
savior and founder mission, positivist character, transference tradition, politics-centeredness,
elitist attitude, Its proximity to the populist ideas, break from its historical ideological
bond etc.– will be analyzed.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Sosyoloji Avrupa’da bir bilim olarak doğuşundan kısa bir süre sonra ülkemizde yakından
takip edilmiştir. Batı sosyolojisinin kavram, kuram ve yöntemleriyle ülke sorunları
ele alınmaya ve birtakım çözüm önerileri sunulmaya başlanmıştır. Batı sosyolojiyle
kurulan bu hızlı temas ve yakın takip, elbette ki ülkenin içinde bulunduğu siyasal/toplumsal
şartlarla birebir ilişkilidir. Siyasal/toplumsal şartların ve imkânların başkalığı, Türk
sosyolojisinin, kendine özgü bazı niteliklerini de beraberinde getirmiştir. Kendi doğuş
bağlamından oldukça farklı, bize has olan bu nitelikleri bilmek, bir yandan Türk sosyoloji
tarihimizin seyrini anlamaya diğer yandan da sosyoloji-siyaset bağlantısını daha anlaşılır
kılmaya yardımcı olacaktır. Bu makalede, II. Meşrutiyet’in hemen öncesi ile çoğunlukla
sonrasında yoğunlaşan sosyoloji çalışmalarının, anlayış ve yaklaşımlarının bütününden
hareketle, ortak birtakım nitelikler belirlenmeye ve örnekleriyle birlikle izah edilemeye
çalışılacaktır. Bu bağlamda Türk sosyolojisinin kurtarıcı ve kurucu misyonu, pozitivist
karakteri, aktarmacılık geleneği, siyaset merkezliliği, tek taraflılığı, elitist tutumu, popülist
fikirlere olan yakınlığı, kendi tarihsel düşünsel bağlarından kopmuşluğu vb. gibi
karakteristik özellikleri tahlil edilecektir.
FULL TEXT (PDF):
- 8