You are here

Tekrarlayan miyoglobinüriye bağlı böbrek yetmezliği atakları ile seyreden lipid depo miyopatisi: olgu sunumu

Lipid storage myopathy with repetitive acute renal failure related to myoglobinuria attacks: case report

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (2. Language): 
Lipid storage myopathies are a heterogeneous group of diseases that are caused by the defect of an enzyme at any level of lipid metabolism and transmitted genetically. The main symptoms are hypotonia and convulsions in the newborn, and progressive repetitive weakness attacks with progressive proximal weakness or myoglobinuria/rhabdomyolysis in adults. A twenty-year-old male patient admitted to the hospital with prominent weakness attacks triggered with prolonged starvation or intense exercise. In patient's own expression his urine was sometimes very dark, especially during the attacks. Blood urea nitrogen, creatinine, creatine phosphokinase, alanin aminotransferase and aspartat aminotransferase levels were high. Elevated enzymes decreased to normal levels after the attack. A muscle biopsy was performed with a probable diagnosis of metabolic myopathy. Neutral lipid globules were detected to be accumulated much more than normal. The patient was diagnosed to have lipid storage myopathy after clinicopathologic evaluation. Effects of lipid metabolism disorders are variable on striated muscle tissue. Lack of lipid accumulation in muscle tissue is not enough to exclude disorders of lipid metabolism. It should be kept in mind that this disease may present as acute renal failure triggered by rhabdomyolysis/myoglobinuria.
Abstract (Original Language): 
Lipid depo miyopatileri, lipid metabolizmasının herhangi bir seviyesindeki bir enzimin defekti ile ortaya çıkan ve genetik olarak aktarılan heterojen bir hastalık grubudur. Yenidoğanda hipotoni ve konvülziyon, ileri yaşlarda ise ilerleyici proksimal güçsüzlük veya rabdomiyoliz/ miyoglobinürinin eşlik ettiği tekrarlayan güçsüzlük atakları, en belirgin semptomlardır. Yirmi yaşındaki erkek hasta, yoğun egzersiz veya uzun süren açlık ile ortaya çıkan belirgin güçsüzlük atakları ile hastaneye başvurmuştur. Hasta, zaman zaman, özellikle ataklar sırasında, idrar renginin koyulaştığını belirtmektedir. Kan üre nitrojeni, kreatinin, kreatin fosfokinaz, alanin aminotransferaz ve aspartat aminotransferaz düzeyleri yüksek bulunmuştur. Atak sonrasında, yüksek olan enzim değerleri normal seviyeye inmiştir. Metabolik miyopati düşünülerek kas biyopsisi yapılmıştır. Nötral lipid globüllerinin normalden fazla olduğu görülmüştür. Klinikopatolojik değerlendirmenin ardından olguya lipid depo miyopatisi tanısı konmuştur. Lipid metabolizması bozukluklarının çizgili kas dokusuna etkisi değişkendir. Kas dokusunda lipid birikimi olmaması, hastada lipid metabolizması bozukluğu olasılığını dışlamak için yeterli değildir. Bu hastalığın, rabdomiyoliz/miyoglobinürinin tetiklediği akut böbrek yetmezliği şeklinde kendini gösterebileceği akılda tutulmalıdır.
55-57

REFERENCES

References: 

Lipid depo miyopatisi · 57
alan enzimlerden 14'üne iliþkin
tanýmlanmýþ defekt bulunmaktadýr
(2).
Lipid metabolizmasý bozukluklarý, yenidoðan döneminde bulgu
verirse, çoðunlukla hipotoni ve konvülziyon þeklinde kendini göstermektedir. Ýleri yaþlarda ise, hastalar 2 ayrý
klinik tablo ile hekime baþvurmaktadýr: 1-progresif proksimal güçsüzlük, 2-yoðun egzersiz ve uzun süren
açlýkla gelen miyoglobinüri ile birlikte olan tekrarlayan güçsüzlük ataklarý.
Ýleri yaþ grubunda bahsedilen bu iki
ana klinik tablonun birincisine daha
çok karnitin eksikliði (3,4) ve karnitin/açil karnitin translokaz defekti;
ikincisine ise karnitin palmitoil transferaz 2 (KPT 2) (5), çok uzun zincirli açil koA dehidrogenaz veya üç
fonksiyonlu enzim defektinin neden
olduðu düþünülmektedir (2). Bu hastalarda zaman zaman görülen renal
fonksiyon bozukluðuna da bu miyoglobünüri ataklarý neden olmaktadýr
(6). Bu makalede sunulan olgu, 5 yýldan bu yana, özellikle açlýk ve uzun
süreli egzersizlerin ardýndan gelen
güçsüzlük, kramp ve idrar rengi koyuluðu tanýmlamaktadýr. Bu klinik
tablo ile olguda öncelikle KPT enzim
eksikliði düþünülmüþtür. Ancak, biyokimyasal veya genetik doðrulama
yapýlamamýþtýr.
Kas biyopsisinde belirgin lipid
birikimi görülmüþtür. Ancak, lipid
metabolizmasý bozukluklarýnda, ýþýk
mikroskobu ile yapýlan incelemede,
nötral lipid globüllerinin sayýsý
ve/veya büyüklüðünün artmýþ olarak
görülebileceði gibi kas dokusunun
tamamen normal olabileceði de bilinmektedir (1). Kas liflerinde lipid
birikimine yol açtýðý gösterilmiþ hastalýklarýn en bilineni "karnitin eksikliði"dir. Baþta KPT eksikliði olmak
üzere, lipid katabolizmasýnda görevli
bazý enzim defektleri biyokimyasal ve
genetik olarak gösterilmiþ olmasýna
raðmen, bu hastalara ait çizgili kas
dokusunun morfolojisinin normal
olduðu görülmüþtür (2). Dolayýsýyla,
çizgili kas dokusunda lipid birikimi
olmamasý, olguda lipid metabolizmasý bozukluðu bulunmadýðý anlamý-
na gelmemektedir.
Çizgili kas dokusunda lipid
birikimine sadece lipid metabolizmasý bozukluklarý yol açmamaktadýr.
Mitokondriyal miyopatiler (7), iskemi (8), açlýk, ilaçlar ve steroid alýmýna
baðlý geliþen akut quadriplejik miyopatilerde lipid globülleri artmýþ olarak
görülebilir (1). Werding Hofmann
hastalýðýnda da çizgili kas dokusunda
nedeni açýklanamayan belirgin lipid
birikimi tanýmlanmýþtýr (9). Özellikle
valproik asidin lipid birikimine neden
olduðu kesin olarak bilinmektedir
(10,11). Mitokondriyal miyopatilerde
de, "ragged red fibre"larda lipid
globülleri artmýþ olarak görülmektedir. Bunun nedeni iþlevsel açýdan
bozuk olan mitokondrilerin yað asidlerini kullanamamalarýdýr. Hasta iskemi etiyolojisi veya ilaç/steroid kullanýmý açýsýndan sorgulanmýþ, ancak
lipid birikimini açýklayabilecek bir
neden saptanmamýþtýr. mGT boyalý
liflerde RRF olmamasý ve SDH ile
artmýþ aktivite gösteren lif bulunmamasý mitokondriyal miyopatileri
dýþlamýþtýr.
Lipid metabolizmasý bozukluklarýnýn, yenidoðan döneminde öncelikle hipotoni ve konvülziyon, daha
ileri yaþlarda ise egzersiz intoleransý
ve miyoglobinüri ataklarý ile kendini
gösterdiði bilinmektedir. Tekrarlayan miyoglobinüriye baðlý tübüler
zedelenme ve böbrek yetmezliði tablosu, altýnda yatan lipid metabolizmasý bozukluðunu maskeleyebilmektedir. Bu nedenle böbrek fonksiyon
bozukluðu olan hastalarda güçsüzlük,
egzersiz intoleransý ve CPK yüksekliði gibi metabolik miyopati düþündürecek bulgularýn varlýðýnda kas biyopsisi yapýlmasý yarar saðlayabilir.
Hafif derecede yað birikimi izlenen olgularda, birikimin gerçekten
bir lipid metabolizmasý bozukluðuna
mý, yoksa dýþ etkenlere mi baðlý
geliþtiðini sadece morfolojik deðerlendirme yaparak anlamak güçtür.
Belki, nicel patoloji yöntemleri kullanýlarak elde edilen kantitatif veriler,
spesifik biyokimyasal incelemelerle
karþýlaþtýrýlarak, belli hastalýklar için
daha kesin taný kriterleri oluþturulabilir. Þu an için, lipid depo miyopatisi
tanýsý koymak, kas biyopsisi ve iyi
klinikopatolojik korelasyon gerektirmektedir. Az görülmeleri, kolaylýkla gözden kaçýrýlmalarýna neden olabilmektedir. Rabdomiyoliz ve egzersiz intoleransý tanýmlayan bir hasta
mutlaka lipid depo miyopatileri
yönünden de araþtýrýlmalýdýr.
Kaynaklar

Thank you for copying data from http://www.arastirmax.com