Problems Encountered in the Field of Customs Regarding the Translation-Oriented Terminology Work
Journal Name:
- Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
This descriptive study deals with the problems encountered during the terminology work in German-Turkish carried out in the field of customs by using Trados MultiTerm software. The concepts included in the glossary have been chosen from Ankara Agreement, Additional Protocol, Customs Union Agreement and Customs Code. The index of the glossary has been prepared in German. The Trade domains of EuroVoc, the multilingual and multidisciplinary thesaurus of the European Union, have also been referred in this study. Though the terminology work has been carried out both in Turkish and German, the main aim of this study is to determine the usage of customs-related terminology in Turkish.
The terms entered in the database have been exemplified and the fields such as definition, explain, context, category, and equivalence have been presented. Basic reference guides have been used in the collection of terms and gathering information related to those terms. Reference guides have revealed problems caused by synonymy and polysemy. In some of the examples, the use of synonyms indicates the formation process of the term. Using synonymous terms in order to avoid repetition may cause the non-specialist reader to think that the synonymous terms have different meanings. However, it is the translator's duty to know the correct term. The data of this study indicated that the borrowed terms from Arabic, French and English increase the number of terms in Turkish and lead a change in Turkish language. For example, The Dictionary of Customs Terminology (Kızıklı, 1972) prepared within Turkish Language Association has not fulfilled its promises in the field of customs. Another problem regarding the polysemy is the use of one term for two different concepts even in the legislation. For example, the term telafi edici vergi in Turkish has been used in dictionaries and textbooks as two different concepts, either as a kind of customs duty or an anti-subsidy tax. This is terminological incoherency caused by the legislation and has been sorted out by some suggestions in the terminology entry so as to help the translator. After all, it is not the translator's duty to smooth away the ambiguities. In order to promote a consistent and standard terminology use, it is of utmost importance to raise awareness among institutions. It is also important to co-operate with the specialists within the related domains. To produce a term which is not accepted and adopted by the specialist will not improve and expand terminology. Thus, it is of utmost importance to establish an authoritative institution that enables standardization in terminology. Terminology work is not instant pay off, but a long term commitment. Thus, in order to improve the Turkish terminology, there should be a deliberate terminology policy adopted by all institutions.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu betimleyici çalışmada Trados MultiTerm yazılımı ile gümrük alanında çevirmenlerin gereksinimlerine yönelik bir Almanca-Türkçe gümrük terimcesi hazırlarken terim çalışmasında karşılaşılan sorunlar incelenmiştir. Terimcede yer alan kavramlar Ankara Anlaşması, Katma Protokol, Gümrük Birliği Kararı ve Gümrük Kodeksi'nden oluşan derlemden seçilmiştir. Terimcenin dizini Almanca olarak hazırlanmıştır ve madde başı girişinde Avrupa Birliği'nin çok dilli kavramlar sistemi olan EuroVoc'un Ekonomik ve Ticari İlişkiler bölümünden de yararlanılmıştır. Bu çalışma Almanca ve Türkçe olarak yürütülse de, asıl amaçlanan gümrük terimlerinin Türkçede nasıl kullanıl¬dığını tespit etmektir.
Veri tabanına kaydedilen terim kayıtlarına bir örnek verilerek, bu kayıtlarda yer alan tanım, açıkla¬ma, bağlam, kategori, eşdeğerlik gibi alanlara değinilmiştir. Terimlerin ve bu terimlere ait bilgile¬rin toplanmasında temel başvuru kaynaklarından da yararlanılmıştır. Kaynaklarda bir terimin özel¬liği açısından sorun yaratan eşanlamlılık ve çokanlamlılık olgularına rastlanmıştır. Bazı örneklerde eşanlamlı kullanımlar belirtimin oluşum sürecine işaret etmektedir. Bazen tekrardan kaçınmak için başvurulan eşanlamlıların terminoloji açısından sakıncası ise, alana yabancı olanlar tarafından her bir belirtimin ardında farklı bir kavramın aranabilme olasılığından kaynaklanmaktadır. Ama çevirmen hangi belirtimin geçerli olduğunu bilmek durumundadır. Diğer önemli nokta, eşanlamlı belirtim çeşitliliğinin Arapça, İngilizce ve Fransızca sözcüklerle Türkçenin değişimini yansıtması olarak görülmektedir. Örneğin Türk Dil Kurumu bünyesinde hazırlanan Gümrük Terimleri Sözlüğü (Kı-zıklı, 1972) gümrük alanında etkili olamamıştır. Çokanlamlılık konusunda ise bir belirtimin mevzuatta dahi iki farklı kavramı ifade etmek için kullanıldığı tespit edilmiştir. Örneğin telafi edici vergi belirtimi sözlük ve ders kitaplarında iki farklı kavram olarak, bazen bir gümrük vergisi türü ola¬rak, bazen de antisübvansiyon vergisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durum mevzuattan kaynaklanan terimsel bir tutarsızlıktır ve terminoloji kaydında öneride bulunarak çözüme kavuşturulmuştur. Böylece çevirmen bu iki terimi araştırmak için zaman kaybetmeyecektir. Zaten bu tür tutarsız¬lıkların giderilmesi çevirmenden beklenmemelidir. Tutarlı ve birörnek terminoloji kullanımını sağ¬lamak amacıyla, kurumlar terminoloji konusunda bilinçlendirilmelidir ve ilgili alanlardan uzman¬ların katılımı ile işbirliği sağlanmalıdır. Uzmanlar tarafından benimsenmeyecek bir belirtimin üre¬tilmesi terminolojiyi geliştirmemektedir. Bu konuda standartlaşmayı sağlayacak yetkili bir kurum oluşturulmalıdır. Terminoloji tesadüflere bırakılamayacak kadar önemlidir ve bilinçli olarak plan¬lanmalıdır. Türkçe terminolojinin gelişimi için kurumlar nezdinde ve ülke genelinde bilinçli bir ter¬minoloji politikası izlenmelidir.
FULL TEXT (PDF):
- 2
41-60