Journal Name:
- Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Maggie Gee’s The Ice People (1998) is a dystopian novel displaying a new ice age that occurs by the end of the
21st century. The reader is expected to share the eye / “I” of the narrator Saul, who is understood to be an unreliable
narrator for he often fails in realizing the truth about the people he encounters or the incidents he experiences.
Throughout the novel, concepts such as alternatives, change and transformation are emphasized since almost each
notion or characteristic depicted within the narrative is presented in a comparative relation: global warming–ice
age; human beings–machines; men – women; the old – the young. This study, while predominantly focusing on
the musical references in the narrative, also investigates these arbitrary oppositions through the lens of identity
construction, which seems to be a crucial problem in the portrayal of the main character, Saul. In this respect, the
narrator’s character is analysed in light of Jacques Lacan’s theory on identity construction including concepts
such as the Self, the Other and the mirror stage. As the novel progresses, the reader realizes that the notion of
coldness spreading over the whole world – as well as the totality of the narrative – is not only related to the extreme
weather conditions but to the symbolic coldness in human relations as well. Hence, the title of the novel can be
interpreted on both literal and metaphorical levels. Within the narrative that is marked with coldness on various
levels, music has a significant function in uniting individuals as well as calling for emotions that seem to be long
forgotten. Puccini’s celebrated aria “Nessun Dorma” (from his opera Turandot) and the songs Saul and Sarah’s
son Luke sings with his soprano voice seem to have influential roles during the scenes which tend to highlight
a possibility of communication and understanding amongst the “ice people”. This study aims at presenting how
music and singing are employed within the novel, through the examples, which refer to the long forgotten past and
a lost civilisation. While discussing the function of music in the framework of the novel, the significance of these
particular musical pieces in music history is emphasized as well.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Maggie Gee’nin 1998 yılında yayınlanan The Ice People adlı romanı 21. yüzyıl sonlarında yaşanan buzul çağını
anlatan bir distopyadır. Okur romanı, iletişim kurduğu insanları ya da başından geçen olayları çoğu zaman yanlış
yorumladığı için güvenilmez bir anlatıcı olduğu anlaşılan ana karakter Saul’un gözünden takip etmektedir. Roman
boyunca alternatif, değişim gibi kavramlar vurgulanmaktadır. Zira, anlatıda değinilen hemen her kavram ve
özelliğin karşılaştırmalı bir bağlam içinde okura sunulduğu görülmektedir: küresel ısınma – buzul çağı; insanlar –
makineler; kadın – erkek; genç – yaşlı. Bu çalışma, temel olarak romandaki müzik göndermelerine odaklanırken,
söz konusu alternatifleri romanın ana karakteri Saul açısından sorunlu olduğu anlaşılan kimlik oluşturma süreci
açısından iredelemektedir. Bu bağlamda, anlatıcının kişiliği Benlik ve Öteki gibi kavramları da içeren Jacques
Lacan’ın kuramı ışığında incelenmektedir. Roman ilerledikçe okur, tüm dünyaya – ve anlatının tümüne – yayılmış
olan soğukluğun yalnızca aşırı hava koşullarıyla değil aynı zamanda insan ilişkilerindeki sembolik soğuklukla da ilintili olduğunu anlar. Bu nedenle, romanın başlığı hem düz anlamıyla hem de eğretileme olarak okunabilir.
Puccini’nin Turandot operasında yer alan ünlü aryası “Nessun Dorma” ve Saul ile Sarah’ın oğulları Luke’un
soprano sesiyle seslendirdiği şarkıların bu “soğuk” bireylerin birbirlerini anlama ve birbirleriyle iletişim kurma
olasılıklarının görüldüğü az sayıdaki durumda ortaya çıkması tesadüf değildir. Bu çalışma, geçmiş bir zamana ve
yitirilmiş bir medeniyete ait görülen müzikal örnekler üzerinden müzik ve şarkı söylemenin roman içinde nasıl
kullanıldığını gözler önüne sermeyi hedeflemektedir. Bir yandan müziğin roman içindeki işlevi tartışılırken diğer
yandan söz konusu müzikal yapıtların müzik tarihindeki yerine de değinilmektedir.
FULL TEXT (PDF):
- 2