Ebu’l-Husayin al-Basrî’s Definition of Islamic Law And Islamic Law Procedure in Point of Classification of Husun Kubuh in His Book Named al-Mu’temed fî Usûli’l-Fiqh
Journal Name:
- Hikmet Yurdu Düşünce - Yorum Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Mu’tazilah is a theology sect which became a current issue in the history of
Islamic thought by its giving importance to rationalism. The Mu’tazilite theologians
adopted the five basic principles called “al-usul al-khamsah” and focused on theological
and philosophical issues. By using their specific methods, they defended the Islam
contrary to non-muslims in the course of discussion with them. On the other
hand, since 3. century because of their difference opinion the Mu’tazilah and Sunni
sects have separated from each other. Reflecting opinion of mutazila related husun
qubuh issue in Islamic law and Islamic law precudere is one of the indications of this
202 Yrd. Doç. Dr. Ayhan Hira
www.hikmetyurdu.com www.hikmetyurdu.net www.hikmetyurdu.org
separation. The objective of the article is to examine how Mu’tazilite scholar Abu al-
Husayn al-Basri define Islamic law and Islamic law procedure in order to put
forward a concrete example of question reflection in the context of his approach to
husn kubh problem in his book named “al-Mu’tamad fi Usul al Fiqh”. In the meantime,
partially comparison will be made by using of entitled eş-Şer’iyyât the seventeenth
volume of the book of Kadi Abdulcabbar, who is one of member of Mutazila
sect, named el-Mugnî fî Ebvâbi’t-Tevhîd wa’l-Adl that a kind of Islamic law precedure.
As a result of the study with reference to his definitions, it was concluded that
al-Basri has a functional understanding of Islamic law and Islamic law procedure.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Mu’tezile, İslam düşünce tarihinde akılcılığa verdiği önemle gündeme gelen
bir kelam mezhebidir. Mu’tezile kelamcıları “usulü hamse” denen beş temel ilkeyi
benimsemişler, itikadi ve felsefi konularda yoğunlaşmışlar, Müslüman olmayanlarla
yaptıkları tartışmalarda kendilerine özgü yöntemler kullanarak İslam’ı onlara karşı
savunmuşlardır. Öte yandan görüş ayrılıklarından dolayı üçüncü yüzyıldan itibaren
Mu’tezile ile Sünni mezhepler birbirinden ayrılmıştır. Mu’tezile’nin hüsün kubuh
meselesine ilişkin görüşlerinin fıkıh ve fıkıh usulüne yansıması, bu ayrışmanın göstergelerinden
biridir. Bu makalenin amacı, söz konusu yansımayı somut örnekle ortaya
koymak için el-Mu’temed fî Usûli’l-Fıkh adlı eserinde hüsün kubuh meselesine
yaklaşımı bağlamında Mu’tezile âlimi Ebü’l-Hüseyin el-Basrî’nin (ö. 436/1044) fıkıh
ve fıkıh usulü ilmini nasıl tanımladığını incelemektir. Bu arada yine Mu’tezile mezhebine
mensub Kadı Abdülcabbar’ın (ö.415/1025) el-Muğnî fî Ebvâbi’t-Tevhîd ve’l-Adl
isimli eserinin fıkıh usulü mahiyetindeki eş-Şer’iyyât başlıklı on yedinci cildindeki
bilgilerden yaralanarak kısmen karşılaştırma yapmaktır. Araştırmanın neticesinde
tanımlamalarından hareketle el-Basrî’nin işlevsel bir fıkıh ve fıkıh usûlü anlayışına
sahip olduğu sonucuna varılmıştır.
FULL TEXT (PDF):
- 11
201-215