You are here

TÜRKİYE'DE SOSYOLOJİ TASAVVURUNUN ELEŞTİRİSİ: NURETTİN TOPÇU ÖRNEĞİ

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (2. Language): 
In this paper, the critical sociology perspective in Turkey is discussed by Nurettin Topçu's writings. The main purpose of this essay is to examine critical approach of Sociology in Turkey. For this reason, it is based on Nurettin Topçu's ideas. He criticizes positivism idea of sociology which were mostly dedicated by Ziya Gökalp in Turkey. Topçu claims that Gökalp followed sociological positivism of Durkheim. In this respect, Gökalp created a positivistic perspective for Turkish society and in his approach human has been depend social forces. Therefore, he has lost his personel freedoom . Society is interpreted as a truth that includes everything.
Abstract (Original Language): 
Bu makale de Türk Sosyolojisinde eleştirel düşünce üzerinde durulmaktadır. Günümüz dünyasında posl-modernizm ve küreselleşme tartışmalarıyla gündeme gelen Sosyolojik yaklaşımların eleştirisi, büyük ölçüde Batı Sosyoloji deneyimleriyle öne çıkmaktadır. Halbuki ülkemizde de böyle bir geleneğin varlığı ya da yokluğu aranabilmelidir. Bu amaçla, Türk Sosyoloji geleneğinde ya da birikiminde eleştirel yaklaşımın var olup olmadığını gözlemlemek amacıyla Nurettin Topçu 'nun düşüncelerini tartışmaktayım, Nurettin Topçu, bir aydın ve bir fikriyatın temsile isi (Anadoluculuk) olmakla beraber. Sosyoloji konusunda da kitap yazmış ve çeşitli düşünceler ileri sürmüş bir Türk aydınıdır. Bir çok eserinde Türk toplumuyla ilgili çeşitli tartışmalar yapmış ve yine çeşitli yaklaşımlar ortaya koymuştur. Ancak bu makale 'nın amacı çerçevesinde, biz sadece Sosyolojiye yönelttiği eleştiriler üzerinde durduk. Türk Sosyolojisinde belirleyici etkinliğe sahip olan ve Ziya Gökalp tarafından Türk top/um sorunlarına uyar/anan Durkheim "in görüşleri temel eleştiri alanını oluşturmaktadır. Yine Gökalp Sosyolojisi ve Sosyolojik pozitivizmi tartışılmaktadır. Topçu, irade felsefesi ve "cemaatçi toplum" yaklaşımım savunarak Sosyolojik kollektivite karşısında hiçleştirilen bireyi savunur. Genel olarak Durkheim 'ın pozitivizm yaklaşımıyla Türk toplum sorunlarına getirilen yorumları eleştirir.
121-131