You are here

HÂLİD ZİYA UŞAKLIGİL'İN BİLİNMEYEN BİR ESERİ

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (Original Language): 
Daha 1976 yıllarındaki kütüphane taramalarımda İstanbul Belediyesine bağlı Atatürk Kitaplığının bünyesinde bulunan Muallim Cevdet Kitaplarının fişleri arasında «edebî sanatlara ait taş baskı bir kitap» ibaresi ile karşılaştım. Kitap, edebî sanatlarla ilgili değildi. İçinde hiçbir edebî sanat yoktu. Müellifi belli olmayan, başında adı ve mahiyeti hakkında bir kayıt bulunmayan bu taş basması eserin sonunda da eksiklik olduğu anlaşılıyordu. Fakat mevcut haliyle üslûba tahsis edilmişti. Bunun için biz bu kitabın, Talîm-i Edebiyat'tan sonraki bir devreye ait olduğunu düşündük. 1981'de tamamladığım Talîm-i Edebiyat'ın Rhetorique ve Edebiyat Nazariyesi Sahasında Getirdiği Yenilikler1 başlıklı doktora tezimin Talîm-i Edebiyat'ın Tesirleri bölümünde bu adı olmayan eseri Anonim başlığı ile inceledik. Burada, Talîm-i Edebiyat'tan önce olamaz mı sorusu akla gelecektir. Bizde edebiyat nazariyesi ve belagat konusunda batı rhetorique'ine açılan ilk kitap Mebâ-ni'l-înşâ idi2. Sonra esaslı ve sistemli bir şekilde Talîm-i Edebiyat, batı edebiyat nazariyesini, edebiyat nazariyemize kazandırmakla kalmıyor yaşanılan dönemde teşekkül etmekte olan yeni edebiyatın nazariyesini de yapıyordu. Anonim diye kaydettiğimiz bu kitap, Mebâni'l-İnşa ve Talîm-i Edebiyat'tan önceye ait olamaz mı idi? olamazdı. Bu konu aşağıda ayrıca tartışılacaktır. Burada şu kadarını söylemekle niçin kesin olarak daha önceye ait olamayacağını ifade ettiğimizi açıklayalım. Bu tür kitaplarda örnekler önemli bir yer tutar. Çünkü edebiyat nazariyesi, belagat kitaplarında konunun anlaşılması örneklere bağlıdır. Ayrıca misal eserin yazarının zevkini, temayülünü ortaya koyar. Hele eserin zamanını tayinde büyük ölçüde yardımcı olur. Anonim başlığı ile inceleme konusu yaptığımız eserde, daha başlarda deha'mn örnekleri arasında Abdülhak Hâmid'in Ölü adlı eserinden bir parça bulunmaktadır. Bilindiği gibi Ölü 1885'in sonlarında neşredilir3. Bunun için de yukarda adı ve bahsi geçen doktora tezimin anılan bölümünde bu kitabı 1885'deıı sonra yayımlanan eserlerin arasında değerlendirmiştik.
311
392