COMMUNITY AND THE INDIVIDUAL: A THEORETICAL DISCUSSION ON
ALIENATION
Journal Name:
- Karadeniz (Black Sea-Çernoye More) Sosyal Bilimler Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Any attempt to exlain the new developments of the present world without a reference
to the concepts of community or the individual will be futile as regards comprehending new
cases / values or terms. While the human quality determines the main quality of any age by
piercing into time, setting and humanistic values, in time, all these concepts begin to
determine the quality of humans and the age they live in. In today’s postmodern world,
which rests upon simulacrum and visuality, the individual comes to the fore, and, at the
same time, becomes an insignificant object of the global market where everything is
converted into profitable objects. The new human is being transformed from sociality into
individuality, and then into a simple imaginary image, which forces him/her to destroy his
connection with physical, psychological and social dimensions. Such disconnection is the
starting point of a double-layered alienation and adoption of a new identity. Alienation is
both a loss of identity on a personal level and a social dissolution as regards time, setting,
values and social roles.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Günümüz dünyasındaki gelişmeleri, insan ve toplum kavramlarını göz önünde
tutmaksızın açıklamak, yeni olguları / değerleri / kavramları anlamak açısından
imkansızdır. İnsanın niteliği zamana, mekana ve değerlere sinerek çağın temel niteliğini
belirlerken, zaman içinde insanla ilgili tüm bu kavramlar da insanın ve çağın niteliğini
belirlemeye başlar. Günümüz postmodern iletişim çağının sanallığa ve görselliğe yaslanan
yapısında insan hem ön plana çıkmakta hem de aynı zamanda önemsizleşen ve her şeyin
tüketilebilir birer metaya dönüştürüldüğü pazarın bir maddesine evrilmektedir. Yeni insan,
toplumsallıktan bireyselliğe evrilerek, sanal dünyalardaki imge konumuna düşmekte ve
fiziksel, ruhsal ya da toplumsal bir varlık olmanın eşiğinden kopmaktadır. Böylesi bir
kopuş çift boyutlu bir yabancılaşmanın ve yeni kimlik ediniminin de başlangıcıdır.
Yabancılaşma hem kendine dönük bir kimlik yitimi hem de zamana, mekana, değerlere ve
toplumsal rollere göre sosyolojik bir çözülmedir.
- 35