Deleuze’s Conception of Philosophy
Journal Name:
- Kaygı: Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
In this article, we will try to investigate Deleuze’s philosophy of difference that
has a crucial place in the contemporary post-structuralist and postmodern
philosophy. It is important to understand how Deleuze criticizes classical
philosophy or metaphysical aproaches in order to realize this aim. According to
Deleuze, depending up on a logic of identity, the dominant philosophical
approach in Western philosophycal tradition points out a homogenous medium
that destroys difference and singularity. On the other hand, Deleuze’s own
philosophy can be seen as a philosophy of difference that strives against the
philosophical approaches which try to eleminate difference and singularity for the
sake of the Same. For this reason, firstly we will take up Deleuze’s critique of
classical philosophy of Being that is established on the concept of identity. After that we will try to discuss Deleuze’s own philosophy of difference with reference
to Spinoza, Hume, Nietzsche, and Bergson’s philosophy.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu makalede çağdaş post-yapısalcı ve postmodern felsefelerde son derece önemli
bir yere sahip olan Deleuze’ün farklılık felsefesini incelenmeye çalışılacağız. Bu
amacın gerçekleştirilmesi için, Deleuze’ün klasik felsefe veya metafizik yaklaşım
biçimlerini ne şekilde eleştirildiğinin anlaşılması son derece önemlidir. Deleuze
göre, Batı düşünce geleneğinde hâkim olan felsefî yaklaşım, bir özdeşlik mantığı
üzerine dayanmak suretiyle, farklılık ve tekilliği tahrip eden homojen bir ortama
işaret eder. Öte yandan, Deleuze’ün kendi felsefesi, Aynı lehine farklılık ve
tekilliği oradan kaldırmaya çalışan felsefî yaklaşımlara karşı mücadele veren bir
farklılık felsefesi olarak görülebilir. Bundan dolayı biz de, öncelikli olarak
Deleuze’ün özdeşlik anlayışı üzerine kurulu olan klasik varlık felsefelerine
yönelik eleştirilerini ele alıp, daha sonra da Deleuze’ün fark felsefesini, Spinoza,
Hume, Nietzsche ve Bergson felsefeleriyle bağlantılı bir biçimde ele almaya
çalışacağız.
FULL TEXT (PDF):
- 12
131-145