LEISURE GARDENS, SECULAR HABITS: THE CULTURE OF RECREATION IN OTTOMAN DAMASCUS
Journal Name:
- Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name |
---|
Abstract (2. Language):
Leisure gardens and the culture of recreation associated with them have
long been an integral part of urban life in Middle Eastern cities. Yet only
little has been uncovered on urban landscape history and associated
spatial practices in provincial Ottoman centres. Our knowledge of this
aspect of socio-urban life has thus remained limited. This is mainly
due to the paucity of information on urban landscape in conventional
historical sources, and the disappearance of most gardens from the
cities’ fabric during the rapid expansion of modern urbanisation in the
nineteenth and twentieth century. This study attempts to shed fresh light
on leisure gardens and the culture of recreation in Ottoman Damascus in
the seventeenth and eighteenth century. It explore the topic through an
unconventional source: an anthology of poems by a leading mystic, ‘Abd
al-Ghanī al-Nābulusī. Titled the Wine of Babel, this hitherto unexamined
source documents the recreational activities of a unique religious
personality, whose poetry and other notations offer valuable insights into
this vivaciously expressive aspect of urban life. While his notes give us the
names of many gardens and places of recreation, which no longer exist, his
poetry enable us to gain insights into the aesthetic sensibility of the period.
This paper focuses on the aesthetic sensibility revealed in his poetry by
tracing, on one hand, the ways in which poetic imageries and figurative
expressions were used to map emotive experiences over specific visual
fields, and, on another, the role gender played in determining the general
aesthetic attitude towards nature and landscape among the educated elite
in the Damascene society.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Mesire bahçeleri ve bu bahçelerle ilişkili dinlence kültürü Orta Doğu
şehirlerindeki yaşamın ayrılmaz bir parçası olmuştur. Buna rağmen,
Osmanlı vilayet merkezlerindeki kent peyzajı ve bununla ilişkili mekana
ait uygulamalar üzerine pek az bulgu açığa çıkarılmıştır. Bunun sonucu
olarak, toplum-kent hayatının bu cephesi üzerine bilgimiz sınırlı kalmıştır.
Bu durum, temel olarak geleneksel tarihi kaynaklardaki kent peyajı üzerine
bilgi yetersizliği ile on dokuz-yirminci yüzyıllardaki modern kentleşmenin
yayılımı sırasında bahçelerin çoğunun kentlerin dokusundan yitmiş
olmasından kaynaklanmıştır. Bu çalışma, on yedinci ve on sekizinci
yüzyıllar Osmanlı Şam’ındaki mesire bahçeleri ve dinlence kültürünü
yeni bir ışıkla aydınlatmayı dener. Konuyu sıra dışı bir kaynakla araştırır;
bu kaynak öncü bir gizemci olan ‘Abd al-Ghanī al-Nābulusī’nin şiir
derlemesidir. Babil Şarabı adlı bu daha önce incelenmemiş kaynak, kent
hayatının çehresini şiir ve diğer kayıtlarla neşeyle anlatarak sıradışı bir
dindar şahsiyetin dinlence etkinliklerini belgeler. Onun notları bugün
varolmayan pek çok bahçe ve dinlence yerinin ismini verirken, şiiri
dönemin estetik duyarlılığını anlamamızı sağlar. Bu yazı, onun şiirinde
açığa çıkan estetik duyarlılığa, bir yandan, özel görsel alanlar üzerine
duygulandırıcı deneyimler ortaya çıkartmak için şiirsel imgeler ve mecazi
ifadelerin kullanılma yollarını; diğer yandan, Şam toplumunda eğitimli
seçkinler arasında cinsiyetin doğaya ve peyzaja yönelik genel estetik tavrı
belirlemede oynadığı rolü araştırarak odaklanır.
FULL TEXT (PDF):
- 1
67-80