TURKISH POEMS BY SUYOLCU-ZADE NEHRI AHMED
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Suyolcu-zâde Nehrî Ahmed, one of the sufi poets of 18th century is
from the city of Tekirdağ. He is the son of Suyolcu-zâde Sheikh
Mehemmed (d. 1155/1742-43) who is the mentor of Kâdiriyye Dergâh in
Tekirdağ. Nehrî Ahmed who has two brothers named Mustafa and
Mahmud becomes a “post-nişin”, the spiritual head of the sect, after the
death of his father. Nehrî provided significant services while he was in
this Dergâh and died after he turned back from the duty of Hajj (d.
1182/1768-1769). After the death, his son Mehemmed Muslihuddin
takes the responsibility of the mission of mentoring in Kâdiriyye Dergâh
in Tekirdağ. The masnawi namely Tuhfe-i Rûmî by Seyyid Sırrı Ali carries
high importance for our paper in terms of giving detailed information
about sheiks of Kâdiriyye Dergâh in Tekirdağ.
Mehmed Tâhir from Bursa states that Nehrî has two works. First is
about the belief of the unity of existence. This work is not found for now.
The second is Dîvânçe which is the subject of this paper. Only one copy
that we could determine of this work is registered at Vatikan Library,
Turkish Manuscripts, No: 235. There are both Turkish, Arabic and
Persian poems in Dîvânçe, of which we could reach to a digital copy.
Suyolcu-zâde Ahmed used the pen name of Nehrî in these poems. In this
paper, 45 Turkish poems from Dîvânçe are transcripted. Meanings and
sources of ayats, hadiths and Arabic terms in the poems are given as
footnotes.
The names of Abdülkâdir-i Geylânî, the main founder of the sect
and İsmail Rûmî, the founder of the branch od Rûmîyye besides Niyâzî-i
Mısrî are also take attention in Nehrî’s poems. Besides nazire and tahmis
to Mısrî, this sufi poet writes praise for Mısrî in his one entire poem.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
XVIII. yüzyıl mutasavvıf şairlerinden olan Suyolcu-zâde Nehrî
Ahmed, Tekirdağlıdır. Tekirdağ Kâdiriyye Tekkesi mürşidi Suyolcu-zâde
Şeyh Mehemmed (v. 1155/1742-43)’in oğludur. Mustafa ve Mahmûd
isimlerinde iki kardeşi daha olduğu bilinen Nehrî Ahmed, babasının
vefatından sonra tekkede post-nişîn olmuştur. Burada görevli bulunduğu
zaman zarfında önemli hizmetlerde bulunan Nehrî, Hac ibadeti sonrası,
memleketine döndükten kısa bir müddet sonra vefat etmiştir (v.
1182/1768-1769). Nehrî’den sonra Tekirdağ Kâdiriyye Tekkesi’ndeki
irşâd vazîfesini oğlu Mehemmed Muslihuddîn üstlenmiştir. Seyyid Sırrı
Ali’nin Tuhfe-i Rûmî adlı mesnevîsi, Tekirdağ’daki Kâdiriyye meşâyihi
hakkında ayrıntılı bilgiler vermesi münâsebetiyle makâlemiz açısından
büyük önem taşımaktadır.
Bursalı Mehmed Tâhir, Nehrî’nin iki eseri olduğu bilgisini
vermektedir. Bunlardan ilki, vahdet-i vücûda dair bir eserdir. Bu eser şu
an itibarıyla elimizde bulunmamaktadır. İkinci eser ise makâlemize konu
olan Dîvânçe’dir. Eserin tespit edebildiğimiz tek nüshası Vatikan
Kütüphanesi, Türkçe Yazmalar, No: 235’te kayıtlıdır. Dijital nüshasına
ulaştığımız Dîvânçe’de Türkçe, Arapça ve Farsça şiirler bulunmaktadır.
Suyolcu-zâde Ahmed bu şiirlerde, Nehrî mahlasını kullanmıştır. Bu
makâlede, Dîvânçe’de yer alan 45 Türkçe şiir transkribe edilmiş; şiirlerde
yer alan âyet, hadîs ve Arapça ibârelerin anlam ve kaynakları dipnotlarda
belirtilmiştir.
Kâdiriyye tarîkatı şeyhi olan Nehrî’nin şiirlerinde, tarîkatın pîri
Abdülkâdir-i Geylânî ve Rûmiyye kolunun kurucusu kabul edilen İsmail
Rûmî’nin yanı sıra Niyâzî-i Mısrî ismi de dikkat çekmektedir. Mutasavvıf
şairimiz, Mısrî’ye yazdığı nazîre ve tahmîslerin yanında, bir şiiri baştan
sona Mısrî medhiyesine ayırmıştır.
FULL TEXT (PDF):
- 27