You are here

HAMÎDÎ’NİN HURŞÎD Ü HÂVER MESNEVİSİ

HAMÎDÎ'S MASNAVİ HURŞÎD Ü HÂVER

Journal Name:

Publication Year:

DOI: 
http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.12672
Author NameUniversity of AuthorFaculty of Author
Abstract (2. Language): 
Hurşîd ü Hâver, a masnavi derive from characters’ names after celestial bodies, was written in 16th century by Hamîdî, poet of the Murad III era. The exact date of the writing of the work is unknown. This sizable work is about 163 leaves. The poet enriched his work with different poet types and prosody. Especially in the actual story part, in the poetry of heroes, Hamîdî demonstrate successful examples of poetry. The 16th century Ottoman poetry has matured, Arabic and Persian words began to dominate the language of poetry. However, Hurşîd ü Hâver was written in a modest language except the eulogiums in the entrance section. There are hardly any artistic andpropositional phrase couplets in the work. Also it shows local style with the use of proverbs and idioms in the long advice sections. The work starts with the childless sultan's motif. The Sultan's child longing is resolved by the birth of Hurşîd. Hurşîd's childhood, growth and education are explained in detail. In the second part of the story, Hâver takes to the stage. He sees Hurşîd's picture in the hands of a lover and take the road to reach her. The major part of the events in masnavi comprise of the life of Hâver. Hâver takes the road to get şebçerağ for reaching Hurşîd, He struggles with many difficulties such as taken prisoner by a witch and slander. The poet enriches his work by making use of both social life elements and various fairy tale motifs in the process. In this article Hurşîd ü Hâver is analyzed in terms of form and content.
Abstract (Original Language): 
Kahramanlarını gök cisimlerinden alan çift kahramanlı aşk mesnevilerinden olan Hurşîd ü Hâver, 16. yüzyılda III. Murad devri şairlerinden Hamîdî tarafından yazılmıştır. Eserin yazılış tarihi tam olarak bilinmemektedir. Toplam 163 varaklık hacimli bir eserdir. Şair eserini monotonluktan kurtarmak için farklı nazım biçimleriyle ve farklı aruz kalıplarıyla zenginleştirmiştir. Özellikle asıl hikâye kısmında kahramanların dilinden söylenen gazeller Hamîdî’nin şairlik yeteneğini gösteren başarılı örneklerdir. 16. yüzyıl Osmanlı şiirinin olgunlaştığı, Arapça, Farsça kelimelerin şiir diline hakim olmaya başladığı bir yüzyıldır. Ancak Hurşîd ü Hâver giriş bölümündeki kasideler hariç, sade bir dille yazılmıştır. Eserde uzun tamlamaların bulunduğu sanatlı beyitlere neredeyse hiç rastlanmaz. Uzun nasihat bölümlerindeki atasözü ve deyim kullanımlarıyla eser, mahallî üslup özellikleri de gösterir. Anlatı çocuğu olmayan padişâh motifiyle başlar. Padişâhın çocuk özlemi Hurşîd’in doğumuyla giderilir. Hurşîd’in çocukluğu, büyümesi, eğitim alması eserde ayrıntısıyla anlatılır. Hikâyenin ikinci bölümünde sahneye Hâver çıkar. Bir aşığın elinde Hurşîd’in resmini görür ve ona kavuşmak için yola çıkar. Mesnevideki olayların ağırlıklı bölümünü Hâver’in yaşadıkları oluşturur. Hurşîd’e kavuşmak için şebçerâğı getirmek üzere başlayan yolculuğu boyunca bindiği geminin fırtınaya yakalanması, cadıya esir düşme, sihirle ceylana dönüşme, iftiraya uğrama gibi pek çok zorlukla mücadele eder. Uzun vaka kurgusu boyunca şair, hem sosyal hayat unsurlarından hem de çeşitli masal motiflerinden faydalanarak eserini zenginleştirir. Çalışmamızda Hurşîd ü Hâver’in biçim ve muhteva özellikleri üzerinde durulmuştur.
153
173