THE USE OF POEM COMPILATIONS IN THE EXAMINATION OF ARUZ WORKS
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Aruz is a type of rhtyhm emerged from Arabic literature. It has been transferred from Arabic literature to Farsi literature and also from Farsi literature to Turkish literature. Aruz is a rhythm which is designed according to the sounds in syllable and open and closed letters that characterize syllables. Parts are derived from section and specific Aruz rhythm are created in each section. The meter in Aruz is the couplet. Aruz is consisted mainly of sections. Aruz in Turkish literature dates back to acceptance of Islam. For the next centuries, this rhythm has begun to be associated with Turkish language and led to the emergence of Turkish Aruz. There has occurred some difficulties in the application of Aruz in Turkish poetry. The lack of vowel sound in Turkish played an important role. Thus, long stressed vowels were frequently used. This type of rhythm has played an important role in the formation of literary works. It is a concept of sound rhythm in Aruz poetry.
There is a necessity of source use in the examination of Aruz. Compilations from similar poems in Divan poetry can be counted among the sources. It eases the examination of Aruz through ordering similar poems in the specific parts. There are plenty of Aruz forms in these compilations. The frequency of defects in the application of Aruz can be traced in these works. A comparison among the poems of the poets who lived in the same era can be made. Further, the development and improvement process of Aruz can be inspected. This paper examined the following samples poem compilations from Turkish literature: Ömer b. Mezîd’in Mecmû’atü’n-nezâir’i, Edirneli Nazmi’nin Mecma‘u’n-Nezâ’ir’i, Pervane b. Abdullah’ın Mecmū‘atü’n-nezāir’i, Hisâlî’nin Metâliü’n-nezâir. Also, the need to use of these sources in the examination of Aruz was highlighted.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Aruz, Arap edebiyatında ortaya çıkmış ve sistemleştirilmiş bir ölçüdür. Arap edebiyatından Fars edebiyatına, Fars edebiyatından da Türk edebiyatına geçmiştir. Aruz, hecelerin sesine ve heceleri belirleyen harflerin harekeli ve harekesiz oluşuna göre düzenlenmiş bir ölçüdür. Aruzda birim beyittir. Aruzun temelini tef’ileler oluşturur. Tef’ilelerden bahirler ve her bahir içinde de belli kalıplar oluşturulmuştur. Türk edebiyatında aruz, islamiyetin kabulüyle kullanılmaya başlamıştır. İlerleyen yüzyıllarda bu ölçü Türkçeyle özdeşleşerek Türk aruzu oluşmuştur. Aruzu Türk şiirine uygulamada belli zorluklar ortaya çıkmıştır. Bunların başında Türkçe’de uzun ünlü olmayışıdır. Bundan dolayı imaleye çokça başvurulmuştur. Bu ölçü edebi ürünlerin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Aruz şiirde bir ahenk unsurudur.
Aruz incelemelerinde kaynaklara ihtiyaç vardır. Bu kaynaklar arasında, Divan şiirinde nazirelerin bir araya getirildiği nazire mecmuaları sayılabilir. Nazire mecmualarında nazire şiirlerin belli bahirler altında sıralanması aruz incelemeleri için bir kolaylıktır. Bu mecmualarda aruz kalıpları için pek çok örnek bulunabilir. Aruz uygulamasındaki kusurların kullanım sıklıkları bu eserlerden takip edilebilir. Aynı dönem şairlerinin şiirleri arasında aruzun kullanımı bakımından karşılaştırma yapılabilir. Yine bu mecmualardan hareketle aruzun gelişimi ve uygulanması ile ilgili süreç takip edilebilir. Bu makalede Türk edebiyatındaki nazire mecmualarından Ömer b. Mezîd’in Mecmû’atü’n-nezâir’i, Edirneli Nazmi’nin Mecma‘u’n-Nezâ’ir’i, Pervane b. Abdullah’ın Mecmū‘atü’n-nezāir’i, Hisâlî’nin Metâliü’n-nezâir’i örnek alınarak konu işlendi. Aruz incelemelerinde bu eserlerden yararlanmanın gerekliliği üzerinde duruldu.
FULL TEXT (PDF):
- 1
323-333