NEW COPIES AND READING PLACES OF HAMZA-NAME
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | Faculty of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Turkish Hamza-nâmes firstly have been documented in written format by Hamzavî (d. 815/1412-13), who is the brother of the famous poet Ahmedî. It is understood that long before being converted to written format Turkish Hamza-nâmes were beloved as part of
storytelling tradition among Turkish people.
The reason why Hamza-nâme becomes so popular lies in the
characteristics of Hz. Hamza such as his courage, honesty, and support
for the weak and poor. This drove the passion of Turkish readers to
learn more about him.
Hamza-nâme is a large-scale work of 72 volumes. The copy used
in this study which is located in the General Library of Istanbul
University Literature Faculty is quite different than other existing copies
both qualitatively and quantitatively.
Hamza-nâme known for its epic and fantastic elements have been
read by large and different communities over a widespread geography.
In particular, among traditional Ottoman soldiers, called Yanicaris, it
has been read through books or improvised by storytellers. It can also
be seen that a record has been added in almost all of the volumes once
a reading of the work was completed. In these records, after the reading,
a separate writing set is used to note the name of the reader, the
location of the reading room, and the description of the readers and -
sometimes- the audience.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Türkçe Hamza-nâmeler ilk defa şair Ahmedî'nin kardeşi Hamzavî (ö. 815/1412-13) tarafından yazıya geçirilmiştir. Yazılı metin hâline gelmeden çok önce Hamza-nâmelerin sözlü bir gelenek olarak Türkler arasında itibar gördüğü anlaşılmaktadır.
Hamza-nâme'nin Türk halkı tarafından benimsenerek yaygınlaşmasında; Hazreti Hamza'nın cesareti, dürüstlüğü ve daima zayıftan yana olması, Türk halkının onun şahsında kendi benliğini bulması gibi sebepler etkili olmuştur.
Çok geniş hacme sahip olan Hamza-nâme 72 kitaptan oluşmaktadır. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Nadir Eserler Kütüphanesinde bulunan nüsha, Türkiye kütüphanelerindeki diğer nüshalardan nitelik ve nicelik bakımından farklı önemi haizdir.
Destansı ve masalsı ögelerin kimi ciltlerde daha yoğunlukta olduğunu gördüğümüz bu muazzam eser, yazıldığı dönemden itibaren çok geniş bir coğrafyada farklı zümreler tarafından okunmuştur. Özellikle Yeniçeriler arasındaki kitaplardan yapılan okumaların veya meddah performanslarının yoğunlaştığı görülür. Çok ilginç bir okuma tarzının varlığına şahit olduğumuz Hamza-nâme ciltlerinin hemen hemen 72'sinde de çok sayıda kayda geçirilmiş "okundu" bilgileri ile karşılaşılır. Bu kayıtlarda; eserin hangi cildi okunmuşsa, okumanın ardından, farklı kalemle eseri okuyanın adı, cildin okunduğu mekânın adresi, okuyanların ve hatta bazen dinleyenlerin kısa tanıtımı yer almaktadır.
FULL TEXT (PDF):
- 9