DEATH AND THE DEATH OF THE YOUNG PEOPLE IN TURKISH CULTURE: MOURNING AND WAILING (AĞIT) IN TURKISH FOLKLORE
Journal Name:
- Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Like death, birth is not only a natural reality but also a social and cultural fact. As one of the most important events of the life, a great number of beliefs, customs, tradition, ceremonies, rites, pattern behaviours, transactions have been grouped around death. The forms and contents of these beliefs, customs, tradition, ceremonies, rites, pattern behaviours connected with death may differ in terms of time, society and culture.
Turkey has very rich folkloric traditions which have been kept alive for centuries. There is a special place of the folkloric traditions connected with death in Turkish culture. Such beliefs, customs, transactions, ceremonies and pattern behaviours which accumulated around the death are categorised under three groups: pre-death, during death and after death. Wailing is one of these traditions. Thesee can be defined as literary works sung with melodies which express the feelings of fright, anxiety, sorrow and mutiny in cases of natural disasters, deaths, illnesses and helplessness. Singing a wailing is called crying a wailing and the one crying a wailing is called "wailer.
The main aim of this study is to make a content analysis of the wailing (ağıtlar) (especially the wailing cried on the death of the young people) in Anatolian Culture.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Doğum gibi ölüm de, hem doğal hem de toplumsal bir realitedir. Bu nedenle ölüm esnasında, ölünün defni sırasında ve ölen kişinin arkasından yapılan işlemler-etkinlikler toplumların kültüründe, özellikle de halk kültüründe oldukça önemli bir yer tutar. Ölüm konusundaki inançlar, değerler, gelenek-görenekler ve davranışlar, toplumlar arasında farklılık gösterdiği gibi, aynı toplumda da farklılıklar gösterebilmektedir.
Ölüm olgusunun, diğer toplumlarda olduğu gibi, Türk halk kültüründe de ayrı bir yeri vardır. Çalışmada ağırlıklı olarak, araştırmacının Ankara-Kavaközü yöresinden derlemiş olduğu ağıtlara yer verilmiştir. Bunun yanı sıra sosyo-kültürel açıdan belli bir yeri olan ağıtlara da, sempozyum bildirisi sınırlarını zorlamadan yer verilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın temel hedefi, Anadolu ağıtlarından hareketle Türk kültüründe, genç ölümü olgusunu incelemektir.
Bilindiği gibi, genç ölümü olgusunun, Türk kültüründe ayrı bir yeri vardır. Çünkü, Anadolu insanı yüzyıllardan beridir zor, bir o kadar da güzel bir coğrafyayı kendine vatan edinmiş olmanın bedelini milyonlarca gencinin yaşamıyla ödemiştir ve ödemektedir de. Çalışmada araştırma yöntemi olarak halkbilimin derleme tekniklerinin yanı sıra, sosyolojik açıdan da genel hatları ile içerik analizi tekniği (Gilbert, 1994: 287-306 & Arseven, 2001: 85-100) kullanıldı. İçerik çözümlemesi tekniği araştırmada, Kerlinger'in "araştırma yapan bir kişinin, diğer kişilerin ortaya koymuş oldukları iletişim materyallerini, belli ölçütlere göre ele alıp incelemesi" şeklindeki tanımlaması (Arseven, 2001: 86) çerçevesinde kullanıldı. Bu yönüyle çalışma yalnızca folklorik değil, aynı zamanda sosyolojik bir nitelik de taşımaktadır.
FULL TEXT (PDF):
- 1
1-22