LEVELS OF ANXIETY AND ANGER IN HYPERTENSIVE INDIVIDUALS
Journal Name:
- Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Hypertension is one of the most important problems, because of its risk of high morbidity and mortality. A growing body of evidence supports the thesis that psychosocial factors play a role in the pathogenesis for hypertension. This study was made as descriptively to determine levels of anxiety and anger in hypertensive individuals.
MATERIAL and METHODS
This study included all patients with hypertension who attended a hospital hypertension clinic. Questionnaire form was distributed among 203 patients (150women and 53 men) aged from 23 to 85 years (X= 60.88 ± 14.74 years). All subjects provided socio-demographic data form (status of education, age, sex, family type, blood pressure value), Anxiety (State and Trait Anxiety Scale) and Anger Scale. In the evaluating of the data percentage and statistical tests were used.
RESULTS:
When average score of the patients with hypertension as regards trait and state anxiety were examined, it was found out that state scores of the patients were near to the normal and that those of trait anxiety indicated moderete anxiety. When average score of the patients with hypertension as regard trait anger was examined, trait anger was moderate. While the distinction between anger and state anxiety scores according to the sex of the patıents were not detected, constant anxiety scores were found higher in the women than in the men (t=-2.553±P<0.01). According to type of family, there was no significant distinction between the scores of Anger, Trait-State Anxiety . According to education level, While there was no significant distinction between Anger and State Anxiety scores, Trait Anxiety score was found higher in primary school graduates (P<0.05). There was no correlation between age, blood pressure and scales. CONCLUSION: The educational program was organized and applied by nurses to group of hypertensive individuals who improved knowledge as possible concerning hypertension and its consequences. Improvement of educational programs will be useful to decrease the anxiety
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Hipertansiyon, yüksek morbidite ve mortalite riski oluşturması bakımından günümüzün en önemli
sorunlarından birisidir. Artan kanıtlar hipertansiyon patogenezinde psikososyal faktörlerin rol oynadığını
destekler. Bu araştırma, hipertansiyonu olan bireylerde anksiyete ve öfke düzeylerini belirlemek amacıyla
tanımlayıcı olarak yapılmıştır.
GEREÇ V E YÖNTEM
Araştırma hipertansiyon kliniğine başvuran; hipertansiyon hastalarını içermektedir. Anket formu yaşları
23'den 85'e kadar olan (X= 60.88 ± 14.74 yaş) 203 hasta (150 kadın ve 53 erkek) arasında dağıtılmıştır. Tüm
katılan bireylere sosyo-demografik özellikleri içeren veri formu (Eğitim düzeyi, yaş, cinsiyet, aile tipi, kan
basıncı değeri), Durumluk Sürekli Kaygı Ölçeği ve Öfke Ölçeği uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde
yüzdelik ve istatistiksel testler kullanılmıştır.
BULGULAR
Durumluk anksiyete ve sürekli anksiyete yönünden hipertansiyon hastalarının puan ortalaması incelendiğinde
durumluk puanlarının normale çok yakın olduğu, sürekli anksiyete puanlarının ise orta derecede anksiyeteyi
gösterdiği bulunmuştur. Hipertansiyon hastalarında sürekli öfke puan ortalaması incelendiğinde orta derecede
öfke gösterdiği bulunmuştur. Hastaların cinsiyet durumuna göre öfke ve durumluk anksiyete puan
ortalamaları arasında fark saptanmazken, sürekli anksiyete puanı kadınlarda erkeklere göre daha fazla olduğu
belirlenmiştir (t=-2.553±P<0.01). Aile tipine göre ise öfke, durumluk ve sürekli anksiyete puanı arasında
anlamlı bir fark saptanmamıştır. Eğitim düzeyine göre öfke ve durumluk anksiyete puanı arasında anlamlı fark bulunmazken sürekli anksiyete puanı ilkokul mezunlarında yüksek bulunmuştur (P<0.05). Yaş, kan
basıncı ile ölçekler arasında ilişki bulunmamıştır.
SONUÇ
Eğitimsel programlar organize edilmeli ve hemşireler tarafından, hipertansiyon ve sonuçlarını içeren bilgiyi arttıracak şekilde, hipertansiyon olan bireylere verilmelidir. Eğitimsel programların organize edilmesi bireylerde öfke ve anksiyetenin azaltılmasında etkili olacaktır.
FULL TEXT (PDF):
- 1
1-9