Traditional practices applied to mother and newborn during pregnancy, labor and postpartum periods in Mersin
Journal Name:
- Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Birth is almost always accepted as a happy event. It is an important event that relates to
both the parents and the other family members, while also increasing respect for the parents
within society. Through the ages, traditions and ceremonies have accompanied birth and the
stages involving birth. In terms of folklore, our country has cultural variations due to its
geography, which explain the variation of perinatal traditional practices. Some beliefs,
traditions and practices surrounding birth continue until today. Owing to its geographical
position, our country is culturally rich. However, some traditional practices applied to the mother
and the newborn during pregnancy, labor and the postpartum period can threaten maternal and fetal
health.
This study was carried out in order to document traditional practices applied to the
mother and the newborn during pregnancy, labor and postpartum in the city of Mersin. Data
were obtained by fifty-four 3rd and 4th year midwifery students at Mersin University from
their elder female relatives. Data was based on completed questionnaires along with literature
support. All the interviews were carried out face to face. Data were evaluated using frequencies
and percentages in a computer program.
Our sample population consisted of women over fifty years of age. In our study, 42.60%
of the interviews were with grandmothers. It was determined that more ceremonial and
traditional practices were applied to mothers (87.00%) and newborns (96.30%) during the
postpartum period. This was followed by practices during pregnancy (79.60%) and those
during labor (53.70%). Practices observed consisted of the following: during pregnancy,
cravings for certain foods (79.00%) and not eating harmful food (62.70%); during labor,
spreading of the mother’s hair on her face; during the postpartum period, for prevention of
puerperal sepsis on the mother (74.40%) and on the newborn (100.00%), for increasing
breast milk (68.00%), drinking sherbet (55.10%), rubbing the newborn with salt (86.50%) and
swaddling (51.90%).
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Doğum bütün zamanlarda mutlu bir olay olarak kabul edilen, ebeveyni ve diğer aile
bireylerini yakından ilgilendiren önemli bir olaydır. Çağlar boyu doğuma ve onunla
bütünleşen süreçlere birtakım geçiş törenleri eşlik etmiştir. Türkiye, coğrafi konumu ve tarihi
sebebiyle birçok farklı kültürlerin kaynaştığı bir pota gibidir. Bu nedenle gebelik-doğumloğusalık
süreçlerine ait uygulamalarda çeşitlilik görülmektedir. Doğumla ilgili adetlerin,
geleneklerin ve bunlara bağlı uygulamaların izleri günümüzde de varlığını sürdürmektedir.
Kuşaklar boyu sınanmış olmaktan kaynaklanan bir tür güvenilirliğe sahip olmakla birlikte, bu
uygulamalar kimi zaman annenin ve yenidoğanın sağlığını tehdit edebilmektedir.
Bu araştırma Mersin ilinde gebelik-doğum-loğusalık süreçlerinde anneye ve yenidoğana
yönelik geleneksel uygulamaları ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Tanımlayıcı olarak
yapılan araştırmanın kaynak kişilerini Mersin Üniversitesi Sağlık Yüksek Okulu Ebelik
Bölümü üçüncü ve dördüncü sınıfta okuyan, Mersinli olan ve ailesi halen Mersin’de yaşayan
54 öğrencinin, tamamı kadın olan, birer akrabası oluşturmuştur. Veriler literatür taraması
sonrasında oluşturulan veri toplama formu ile yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak
toplanmıştır. Derlenen veriler bilgisayar ortamına taşınarak işlenmiş, değerlendirmeler
frekanslar ve yüzdeler üzerinden yapılmıştır.
Araştırmamızın kaynak kişilerinin yaşı 50 ve üzerinde olup % 42,60’ı görüşme yapan
öğrencilerin anneanneleridir. Loğusalıkta anneye yönelik törensel ve geleneksel uygulamaları
yaşamış olanların oranı % 87,00 ve çocukları yenidoğana yönelik olanlara maruz kalmış
olanlarınki % 96,30’dur. Gebelikte dönemindeki uygulamalara maruz kalma oranı % 79,60 ve
doğum sırasındakilere maruz kalma oranı ise % 53,70’dir. Uygulamaların yaşama geçiriliş
sıklıkları, gebelikte aşermeyle ilgili olanlar için % 79,00; gebelikte sakıncalı yiyecekleri yememeyle ilgili olanlar için % 62,70; doğumda anne terliyken saçını yüzüne sürme için %
44,80; loğusalıkta albasmasından korumaya yönelik olarak anne üzerinde gerçekleştirilenler
için % 74,40; albasmasından korumaya yönelik olarak yenidoğan üzerinde gerçekleştirilenler
için % 100,00; yenidoğanı tuzlama için % 86,50; loğusa şerbeti içme için % 55,10;
kundaklama için % 51,90; emzirme döneminde sütün bol olması için yapılanlar için % 68,00
olarak belirlenmiştir.
FULL TEXT (PDF):
- 2
63-84