Buradasınız

Lazerle aktive edilen beyazlatma sonrası uygulanan farklı restoratif materyallerin makaslama bağlanma dayanımı kuvvetlerinin değerlendirilmesi

Evaluation of shear bond strength values of various restorative materials applied after diode laser activated bleaching

Journal Name:

Publication Year:

Keywords (Original Language):

Abstract (2. Language): 
The aim of this study was to evaluate enamel bond strength of various restorative systems containing silorane or dimethacrylate-based composite resins and self-etch and total-etch adhesives after hydrogen peroxide bleaching, activated by a diode laser. For this purpose a 38% hydrogen peroxide gel was applied onto sound flattened labial enamel surfaces and activated by diode laser. Restorative systems were applied onto power bleached enamel surfaces after a waiting period of three weeks, and shear bond adhesion test was performed. Statistical analysis showed significant influence of the variable, different restorative systems on shear bond strength to enamel. The data suggest that application of different restorative systems may provide various shear bond strengths to enamel after power bleaching. Further studies examining the structural changes of activated hydrogen peroxide treated enamel are needed. Application of silorane and dimethacrylate-based composite restorative systems containing two-step self-etch or one-step total-etch adhesives may be more convenient rather than the application of dimethacrylate-based composite restorative systems containing all-in-one self-etch adhesives after power bleaching.
Abstract (Original Language): 
Bu çalışmanın amacı diyot lazerle aktive edilmiş hidrojen peroksid içerikli beyazlatma uygulamasını takiben siloran ve dimetakrilat bazlı kompozit rezin ve “self-etch”, “total-etch” adezivleri içeren farklı restoratif materyallerin mineye makaslama bağlanma dayanımı kuvvetlerinin değerlendirilmesidir. Bu amaçla çekilmiş dişlerin düzleştirilmiş labiyal mine yüzeylerine %38 hidrojen peroksid içeren jel uygulanmış ve diyot lazer ile aktive edilmiştir. Restoratif materyaller, beyazlatma işleminden sonra üç haftalık bekleme süresini takiben mine yüzeylerine uygulanmış ve makaslama bağlanma dayanımı testi gerçekleştirilmiştir. Yapılan istatistiksel incelemeler, beyazlatma sonrası uygulanan restoratif sistemlerin makaslama bağlanma dayanımı değerlerinde anlamlı farklılıklar olduğunu göstermiştir. Aktive edilmiş hidrojen peroksid uygulanan mine yüzeylerindeki yapısal değişikliklerin ileri çalışmalarla incelenmesi yararlı olacaktır. Beyazlatma işlemleri sonrasında siloran ve dimetakrilat bazlı kompozit restoratif sistemlerin tek basamaklı “total-etch” ve iki basamaklı “self-etch” adezivleriyle birlikte kullanılmasının, dimetakrilat bazlı kompozit rezin ve tek basamaklı (“all-in-one”) “self-etch” adeziv kombinasyonuna göre daha uygun olacağı düşünülmüştür.
172-180