Journal Name:
- İstanbul Üniversitesi Maliye Araştırma Merkezi Konferansları Dergisi
Author Name |
---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Memleketimizde ilk defa gelir vergisi sisteminin tatbik edilmesine karar verildiği zaman, hazırlanmış olan 1946 tarihli Türk gelir vergisi projesi zirai kazançları vergi şümulü¬ne dahil etmiş idi. Bu kanun projesinin gerekçesinde: «vergi mükellef için bir vazifedir, fakat herkesin vergi karşısında müsavi olmasını istemek de mükellefin hakkıdır.» Gelir vergisine dayanan ileri bir vergi sistemi mükellefleri gerçekten vergi ödeme kabiliyetlerine göre vergilendirdiği cihetle, böy¬le bir vergi sistemi karşısında mükelleflerin büyük bir ço¬ğunluk itibiariyle, vergi ödevlerini iyi niyetle, yerine getire¬cekleri, fazla iyimserliğe kapılmadan beklenebilir.» denil¬mekte ve «herşeyden evvel- gerçek kişilerin mali iktidarına dayanan Gelir Vergisinin, bu iktidarı, doğru olarak ölçebilmek için gelir getiren faaliyet sahalarının hiç birinden sar-fınazar edemiyeceğinin tabii olduğu (1) ifade edilmekte idi.
Böylece zirai kazançların vergi şümulüne alınması ile vergide adalet ve umumiyet prensipleri gerçekleştirilmek isteniyordu.
FULL TEXT (PDF):
- 28
74-96