A Critical Analysis on the Concept of Religion in
Dominant Social Sciences Literature: An Investigation on Modern and Late Modern Period
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
This study aims at investigating some of the major inter-pretations on the status of religion in social sciences literature. As the main rationale for this investigation, it will be claimed that the dominant religious discourse in modern and late modern periods has difficulty in understanding this notion in its own uniqueness. In the light of the problem summarized above, the first section of the study will be based on some meta-narratives regarding the pro-cess of secularization and retreat of religion from socio-political life in post-Enlightenment period. At this point, dynamics and di-versity of secularization among Western World will shortly be looked over. On the following section, globalization discourse and the view on religious phenomena in late modern period will be dis-cussed in the light of some arguments such as de-secularization, re-turn to religion, multiculturalism, etc. After that, the criticisms on the similar meta-narratives on religion maintained by thinkers in late modern period will be given. Some arguments such as ‘religion as a commercialization process’, ‘post-emotional religion’, etc. will represent the main subjects of this section.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu çalışma, din olgusunun sosyal bilimlerdeki yerine ilişkin ba-zı temel yorumları eleştirel olarak inceleme çabasındadır. Bu çaba-ya temel bir gerekçe olarak, modern ve geç modern dönemdeki hâkim din söyleminin, dini kendi özgünlüğünde anlatmada yetersiz kalışı gösterilebilir. Bu noktadan hareketle, çalışmanın ilk bölü-münde, Aydınlanma sonrasında ortaya çıkan mutlak sekülerleşme söylemi ve bunun bir meta-anlatı olarak sosyal bilimlerde geldiği nokta tartışılacaktır. Mutlak sekülerleşme söylemine karşın, Mo-dern Batı Avrupa toplumlarında 20. Yüzyılda dahi dinin devlet ay-gıtının bir konusu ya da uğraşı alanı olması gerçeği, bazı argümanlar ışığında incelenecektir. Ardından, geç modern olarak adlandırılan ve sosyal bilimlerde sekülerleşme söyleminin sorgulandığı çalışma-ların ortaya çıktığı bir dönemde, din olgusunun sosyal bilim litera-türdeki yerine tekrar dönülecektir. Bir problem olarak; tıpkı mo-dern dönemin meta-anlatılarında olduğu gibi, dine dair geç modern dönemdeki algının da benzer kalıplaşmış kavramlar (duygu ötesi din, metalaşma olarak din, vb.) ışığında oluştuğu, dinin kendi özgün içeriğinin ve toplumsal yaşamdaki belirleyici rolünün göz ardı edil-diği, örnekler ışığında tartışılacaktır.
FULL TEXT (PDF):
- 1