A CLINICOPATHOLO GIC EVALUATION OF PERIPHERAL GIANT CELL GRANULOMAS
Journal Name:
- Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Purpose: The aim of this study was to evaluate correlation between histological and clinical characteristics in Peripheral Giant Cell Granulomas (PGCG).
Material and Methods: In the present study a total of 45 PGCG cases were evaluated which was found in the archive of Gazi University Faculty of Dentistry, Department of Oral Pathology. PGCG cases were investigated according to age, sex, localization, macroscopic size and histopathologic appearance and clinicopathologic correlation was done. Results: Most of the cases were seen in 4th-6th decades. 55,6% cases were men, maxillary anterior and mandibular premolar-molar region were the most frequently seen anatomical regions. Histologically 36 of 45 cases was consisted of lobular structure and 60% cases had extensive ulceration on the surface epithelium. 48,9% cases were included reactive osteoid.
Conclusion: The early diagnosis of PGCG, based on the clinical, radiological and histological findings, performs conservative management with a lesser risk for the prognosis of teeth and adjacent bone.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Amaç: Bu çalışmanın amacı periferal dev hücreli granülom (PDHG) olgularındaki histolojik özelliklerin, klinik bulgularla olan ilişkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Oral Patoloji Bilim Dalı arşivinde yer alan 45 adet PDHG vakasının yaş, cinsiyet, yerleşim yeri, makroskobik büyüklüğü ve histomorfolojik özellikleri açısından değerlendirilmiş ve klinikopatolojik yönden ilşkisi incelenmiştir. Bulgular: Vakaların çoğu 4. ve 6. dekatlar arasındaydı. Lezyonların %55,6'sı erkek hastalarda izlenirken, en sık görüldüğü anatomik alanlar maksillada anterior bölge, mandibulada premolar-molar bölge idi. Histolojik olarak 36 vakanın lobüler yapıda olduğu %60'ında yüzey epitelinde geniş ülserasyonun var olduğu görüldü. İncelenen vakaların %48,9'unda reaktif osteoid varlığı dikkati çekti. Sonuç: PDHG vakalarının klinik, radyografik ve histolojik bulgular ışığında erken tanısının ve konservatif tedavilerinin yapılması lezyonla ilgili diş ve alveol kemiğin prognozu için daha az bir risk oluşturacaktır.
FULL TEXT (PDF):
- 2
79-83