SHARING INFORMATION WITH REGARD TO THE STATE SECRET CONCEPT AND THE NATIONAL SECURITY
Journal Name:
- Bilgi Ekonomisi ve Yönetimi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
State secret concept is very important in terms of information share with public. Information share has
two effects in the governance of states. One of them is seen in the human rights law as right to know and other
one is seen in the governance systems as transparency. Right to know is a fundamental human rights that we can
see it in costitutions of almost all developed countries. On the other hand, it can be said that transparency is one
of the main and considerable principles in terms of governance systems. Although information share and it’s
ways carry a valuable meaning, divulging all kind of informations isn’t an absolute situation. If all informations
is totally accessible, this situations can cause serious demages to other human rights or some concepts of
democracy. For this reason, information share has some limitations in modern legal systems. According to this,
state secrets and national security are two of these limitations. Informations should be classified according to
their importance or context. In this classification, state secret concept belongs to national security and it effects
all public. Therefore, revealing of this kind of informations can damage to public safety or national security. In
that case, what is the solution? First of all, it sholud be determined what kind of informations will descirbe as
state secrets. Than, one authority should be constituted for determining state secrects and monitroing state
institutions in terms of performing right to know. Because, we can’t ignore right to know for individuals.
Consequently, as long as a strong balance can be set up between these two leads, good governance can be kept
and proper decisions can be made for public policies.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Devlet sırrı konusu kamuyla bilgi paylaşımı bakımından çok önemli bir konudur. Bilgi paylaşımı
devletlerin yönetiminde iki etkiye sahiptir. Bunlardan birisi insan hakları hukukunda bilgi edinme hakkı olarak
diğeri yönetim sistemlerinde şeffaflık olarak görülmektedir. Bilgi edinme hakkı neredeyse tüm gelişmiş ülke
anayasalarında görebildiğimiz temel bir insan hakkıdır. Diğer yandan şeffaflığın yönetim sistemleri bakımından
önemli ilkelerden birisi olduğu söylenebilir. Bilgi paylaşımı ve bunun yolları önemli bir anlam taşımalarına
rağmen, her tür bilginin ifşa edilmesi mutlak bir durum değildir. Eğer tüm bilgiler tamamıyla erişilebilir olursa,
bu durum diğer insan haklarına ya da demokrasinin bazı kavramlarına ciddi zararlar verilmesine neden olabilir.
Bu sebeple bilgi paylaşımı modern hukuk sistemlerinde bazı sınırlara sahiptir. Buna göre devlet sırları ve ulusal
güvenlik bu sınırlardan iki tanesidir. Bilgiler önemlerine ve içeriklerine göre sınıflandırılmalıdırlar. Bu
sınıflandırmada devlet sırrı kavramı ulusal güvenliğe aittir ve tüm kamuyu etkiler. Bu nedenle bu tür bilgilerin
açıklanması kamu güvenliği ya da ulusal güvenliğe zarar verebilir. O halde çözüm nedir? Her şeyden önce ne tür
bilgilerin devlet sırrı olarak tanımlanacağını belirlemek gerekir. Sonra devlet sırlarını belirlemek ve bilgi edinme
hakkının işletilmesi bakımından kamu kurumlarını denetlemek üzere bir kurumun oluşturulması gerekmektedir.
Zira bireyler için bilgi edinme hakkını görmezden gelemeyiz. Sonuçta bu iki uç arasında denge korunduğu
sürece iyi yönetim korunabilir ve kamu politikaları bakımından uygun kararlar alınabilir.
- 2
141-151