Journal Name:
- Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
The sufistic activities that started to spread in the 13th century in Anatolia became more widespread with the principalities becoming independent. Among these ideal trends, especially Bektaşîlik and Mevlevîlik were led when the number of the people they address is taken into account. In the spread of Mevlevîlik during the reign of Germiyan Principality in Kütahya, the activities of the sons Mevlânâ had been influential. The visits of Mevlânâ’s son Sultan Veled and his grandson Ulu Ârif Çelebi to Kütahya played an important role in Mevlevîlik’s becoming known in the region and the Mevlevîhâne founded in the city center by Celâleddin Ergun Çelebi from Mevlânâ family caused this sufistic trend to become stronger. Mevlevîlik was adopted in Germiyan palaces during the reign of I. Yakub Bey who himself was a Mevlevî alloted prosperious foundations to Karahisar (Afyon) Mevlevîhâne on behalf of Ulu Ârif Çelebi. Yakub Bey’s son Musa Bey, donated some of his estate to Mevlevîhâne of Eğirdir. Mevlevîlik which developed during the reign of Germiyan Principality in Kütahya, continued during the Ottomans reign and both the architectural style of Mevlevîhâne was protected and the Mevlevîhâne was supported by prosperious foundations.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Anadolu’da, XIII. Yüzyılda yayılmaya başlayan tasavvufî faaliyetler, XIV. Yüzyıl başlarında, Beyliklerin bağımsızlıklarını elde etmeleri ile daha geniş çevrelere ulaşmıştır. Bu fikrî akımların içinde hitap ettiği kitlelerin fazlalığı bakımından, bilhassa Bektaşîlik ve Mevlevîlik önde gelmekte idi. Germiyan Beyliği Dönemi’nde Kütahya’da Mevlevîliğin yayılışında, öncelikle Mevlânâ oğullarının faaliyetlerinin etkili olduğu görülmektedir. Mevlânâ’nın oğlu Sultan Veled ile torunu Ulu Ârif Çelebi’nin Kütahya’ya yaptıkları ziyaretler, Mevlevîliğin yörede tanınmasında önemli rol oynarken, yine Mevlânâ ailesinden olan Celâleddin Ergun Çelebi’nin şehir merkezinde kurmuş olduğu Mevlevîhâne de, bu tasavvufî akımın daha da kuvvetlenmesine zemin hazırlamıştır. Mevlevîliğin Germiyan sarayında kabul görmesi, I. Yakub Bey dönemine rastlamaktadır. Kendisi bir Mevlevî olan Yakub Bey, Ulu Ârif Çelebi nâmına Karahisar (Afyon) Mevlevîhânesi’ne zengin vakıflar tahsis etmiştir. Yakub Bey’in oğlu Musa Bey de, Eğirdir’deki Mevlevîhâne için bir kısım emlâkını bağışlamıştır. Kütahya’da Germiyan Beyliği Dönemi’nde gelişen Mevlevîlik kültürü, Osmanlılar zamanında da yaşatılmış, şehirdeki Mevlevî dergâhı hem mimarî açıdan korunmuş, hem de zengin vakıflarla desteklenmiştir
FULL TEXT (PDF):
- 10
143-159