Buradasınız

OSMANLI DEVLETİNİN ÇÖKÜŞÜ

Journal Name:

Publication Year:

Author NameUniversity of AuthorFaculty of Author
Abstract (Original Language): 
1300 yıllarınd a Müslüman-Türk milletinin kurduğu Osmanlı Devleti XVI.yuzyilda Yakm-Doğu ve Balkanların sahibi durumuna gelmişti. Altmışmilyona yakın bir nüfusa ve bu kadarda m2 bir toprağa sahip idi. Batı, İslam deyince, Ehl-i salibin karşısında Hilâli, yani, Osmanlıyı görüyordu. XVI.ve XVII. yüzyılda, Batıda yapılan Kur'an-ı Kerim tercümeleri "Türkün mukaddes Kitabı, Türkün Peygamberinin Kitabı" başlığı altında yapılıyordu. Viyana'dan Çin'e kadar gitmek isteyen bir Osmanlı tebası, (Vatandaş, reaya , berâyâ) Türkçeden başka bir dile ihtiyacı olmadan ve Osmanlı devletine mahsus bir belge (pasaport, nüfus tezkiresi veya bunların yerini tutan bir vesika) ile rahatça seyahat edebilirdi. Bu gelişmede toprak mülkiyeti (iktisadi sistemi) iktisadî ve malî hayatı ve kanunların işleyişi ve tatbikatının büyük rolu vardır. Osmanlı Devletinde uzun müddet İngiliz sefirliği yapmış olan Sir James Porter şöyle diyor: "Geniş alanlara yayılmış ve uzun bir zaman ayakta kalmış her devletin kanunlarında makul ve iyi taraflar vardır. Şurası bir gerçektir ki, Türklerin politik sistemindeki bozuklukların derecesi ne olursa olsun, Osmanlı Devleti hukuk ile yoğrulmuş bir dinî temel üzerine o kadar sağlam şekilde kurulmuş, halkın vicdanı ve Türk ferdinin gururu ile olduğu kadar yüce menfaatlan ile de o kadar zeki bir şekilde kaynaşmışdır ki bu devlet çağlar boyunca yaşayarak devamlılığını sağlamıştır."1 Ama şu bir gerçektir ki, bu haşmetli devlet XVII. yüzyılın başından itibaren sarsılmaya ve yavaş yavaş gerilemeye başlamıştır. Evet devletin gerilediği ve çöktüğü ortadadır. Fakat bunun sebebleri nelerdir. Biz burada bunu vermeye çalışalım. Bir zamanlar Harameyn'e Hadim ve Şâh; Kudüs ve Şam'a padişah; Memâlik-i Mahrûse-i Osmaniye "bütün Osmanlı topraklarına" memleket-penah, Dîn-penah "dinin ve memleketin koruyucusu, sığınağı" olan Osmanlı artık yoktur. İşte biz bundan ibret alarak uyanık olalım ve bir daha o hatalara düşmeyelim.
93
102