Journal Name:
- Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
İnsanoğlu var olduğu günden beri güçlü bir varlığa inamgelrniştir. Bu inanma duygusu insanın fıtratında vardır. İnsanın Allah'a inanma duygusunu kaldırırsanız onun yerini başka duygular ve bu duyguların yönlendirdiği birtakım sakat uygulamalar yer alır. Fransız Filozoflarından Jules Simon: "Din hissi lacwetli ve sosyal bir bağdır. Bir milletten Allah fikrini kaldırırsanız o zaman onlar ancak menfaat ve korku tesiri altında birer toplulukturlar. Burada vatandaşlar kardeş değiller, menfaatları müşterek ortaklardır1" diyerek Allah fikrinden uzak bir topluluğun hangi konularda bir araya geldiklerini vurgulamaktadır. Menfaatlerin koptuğu veya çatıştığı yerde her şey biter. Kin, husumet, çekememezlik ve çeşitli entrikalar onun yerini alır. Hz. Muhammed dinin fıtri olduğunu bildirdiği gibi yine Fransız filozoflarından Auguste Sabatier "Dinler Felsefesi" adlı Jcitabmda: "Ben ne için dinliyim, sualini nefsime sorar sormaz şu cevabı alıyorum: Ben dindarım, çünkü başka türlü olmaya muktedir değilim; dindar olmak, varlığım ve benliğim için zorunlu bir ihtiyaçtır2" diyerek inanma duygusunun fıtri olduğuna inandığını ifade etmektedir. İnanma duygusunu insanlardan silmek son derece sakıncalıdır. Bunu uygulamak insan kimliğini inkardır. İngiliz Filozofu Bacotfvsı dediği gibi: "Allah 'ı inkar etmek, nev 'i beşerin asaletini yıkmak olur.
- 1
285-294