Journal Name:
- Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
In this paper, Plato's view on knowledge is examined by considering his answers to the questions "how do we know?", and "what are the kinds of knowledge?". Plato answers the question "how does man know?" by saying, "learning and research are nothing but recollection (anamnesis)". Human beings have some innate knowledge. This knowledge in man is dug out by using the method of maieutike. The question of "what are the kinds of knowledge?" is answered by considering the objects to which the kinds of knowledge correspond. By doing this, Plato distinguishes between two spheres of being, that is, between the sensible beings and the intelligible beings. The characteristics of the sensible beings are change, movment and becoming. Human beings can only have opinions about them. On the contrary, the intelligible beings are the main objects of thought; man has knowledge (episteme) about such beings. Knowledge has two main properties: being true and being about what is. The paper ends by showing how the connection between these two spheres of being and the two kinds of knowledge is established by Plato. Plato establishes this connection through the mathematical objects and mathematical knowledge (knowledge of discursive thinking). The knowledge of discursive thinking is placed in between opinions and knowledge.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu yazıda, Platon'un bilgi görüşü, onun "nasıl biliyoruz?" ile "bilgi türleri nelerdir?" sorularına verdiği yanıtlar gözönünde tutularak ortaya konmaktadır. "İnsan nasıl bilir?" sorusunu Platon "öğrenme ile araştırma, belirsiz anımsamadan (anamnesis) başka bir şey değildir" diyerek yanıtlamaktadır. İnsanların kendilerinde birtakım bilgiler vardır. İnsanlardaki bu bilgi, doğurtma yöntemiyle (maieutike) açığa çıkarılır. "Bilgi türleri nelerdir?" sorusunu da bilgi türlerinin hakkında oldukları nesnelere bakarak yanıtlamaktadır. Bunu yapmakla bir yanda duyulanlar diğer yanda düşünülenler olmak üzere iki varlık alanını birbirinden ayırır. Duyulur varlıklar değişirler, devinirler, oluş ile bozuluşa tabidirler. Bunlar hakkında insanların sanıları vardır. Düşünülür varlıklarsa düşünme konusudurlar; insanların böyle şeyler hakkında bilgisi (episteme) vardır. Bilginin iki temel özelliği vardır: doğru olmak ile varolan hakkında olmak. Yazının sonunda, bu iki varlık alanı ile iki bilgi türü arasındaki bağın nasıl kurulduğu gösterilmektedir. Platon bu bağı matematik nesneler ile matematik bilgisi (gidimli düşünme bilgisi) üzerinden kurar. Gidimli düşünme bilgisi sanı ile bilgi arasında bir yere yerleştirilir.
FULL TEXT (PDF):
- 2
105-115