Writing, Adventure and Authorial Self in Nazli Eray's Short Stories
Journal Name:
- Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
This paper explores the relationship between the reflections of writing-adventure emerging in Nazlı Eray's eight short stories and the authorial self in her stories. Eray is best known for her fantastic and fictional style in the short story and novel. Eray's writing is structured in a way in which reality and fantasy are often replaced and intermingled with one another. Her writing style, therefore, invites one to a fantasy and an uncommon world, and this characteristic of her writing makes the writing a hybrid of different genres. This disorganized structure is a reason for a loose composition in her texts and sometimes a reason for the waste of bright chimerical elements. Eray's style, generally not sticking to rationally-accepted conventions and having the joy of writing as auxiliary to script-life adventure, determines the framework of her own writing adventure which feeds from her own inner journeys. While the self of writer-narrator identical to that of the author repeats itself relentlessly, it overlaps the boundaries of genres of recollection, trip and story. A narcissist-like self-narration is foregrounded in these texts which are not, to a great extent, accessible to the social and political conditions of its era.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu yazı, Nazlı Eray'ın yazdığı sekiz öykü kitabında beliren yazı-serüven ilişkisinin yansımalarının, yazar beniyle bağlantısını ortaya koymaktadır. Eray, öykü ve roman türlerinde, fantastik ve düşsü yönüyle öne çıkmış yazarlarımızdandır. Eray'da yazı, gerçek ya da düşsel boyutta sıklıkla yer değiştiren, iç içe geçen, buradan da olağan dışına, tekinsize, fanteziye davetiye çıkaran ve bu özelliğinden ötürü türleri çoğunlukla melezleştiren yapıdadır. Özensiz kurgu; metinlerde gevşek dokuya, yoğun ve parlak düşsü öğelerin cömertçe harcanmasına neden olur. Eray'ın çoğunlukla mantıksal kabulleri es geçen ve yazma hazzını hep yedeğinde bulunduran yazı-yaşam ilişkisi, odağında kendisinin yer aldığı içsel yolculuklardan, yaptığı seyahatlerden beslenir ve kendisinin yazı serüveninin çerçevesini belirler. Yazarınkiyle özdeşleşen yazar-anlatıcı beni, bıkmaksızın kendini tekrarlarken, anı, gezi ve öykü türlerinin sınırlarını iç içe geçirir. Dönemin sosyal ve politik koşullarına önemli ölçüde kapalı olan bu metinlerde, narsisist denebilecek bir ben anlatımı öne çıkar.
FULL TEXT (PDF):
- 1
253-269