Marx Religion as an Illusion and Ideology
Journal Name:
- Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Marx has an important place among religion sociology theorists, although he
did not directly write any papers that reported any analysis of religion. Instead, he
expressed his thoughts on religion by criticizing the opinions by Hegel, Feuerbach,
Bauer and English economy politicians. The main purpose of this study is to present
a chronological compilation on religion concept, presented in his newspaper articles,
papers and books. According to Marx, religion is both a kind of illusion and an ideology.
This study reveals that the religion phenomenon keeps a broader place in his
early papers, and that in a general sense, religion is understood as an illusion. In
his later papers, religion analysis replaced with ideology analysis. Religion as an
illusion results from the lack of information competence which abstract man can sufficiently
answer all the questions in the universe, the world, humanity and life. The
ideological dimension of religion results from conflict of interest among concrete and
social men. Thus, religion is transformed into an instrument that prevents calling
into question by legitimating the property and the profits of upper classes. In Marx’
sociology, religion, either an illusion or an ideology kind, is a fallacious consciousness.
Religion has no if any positive function. For him, critics on religion are completed
by Young Hegelians; the rise of capitalism creates a surface where religion is
corroded in practice. As religion will be lost when socialism comes, there is no need
to develop any particular strategy against religion.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Marx, doğrudan dini analiz eden herhangi bir yazı kaleme almamakla birlikte, din
sosyolojisi kuramları arasında önemli bir yere sahiptir. O, din hakkındaki düşüncelerini
dolaylı olarak -Hegel, Feuerbach ve Bauer’in düşünceleri ile İngiliz ekonomipolitiğinin
eleştirisini yaparken- dile getirmiştir. Bu çalışmanın ana amacı, Marx’ın
gazete yazılarında, makalelerinde ve kitaplarında sunduğu din anlayışının kronolojik
bir derlemesini yapmaktır. Marx’a göre din, hem yanılsama hem de ideolojinin
bir türüdür. Çalışma, Marx’ın ilk dönem yazılarında din olgusunun daha fazla
yer tuttuğunu ve dinin bu dönemde genellikle bir yanılsama olarak anlaşıldığını
ortaya koymaktadır. Sonraki yazılarda Marx’ın din analizi yerini ideoloji analizine
bırakmıştır. Yanılsama olarak din, soyut insanın evren, dünya, insanlık ve hayatın
anlamıyla ilgili sorulara yetkin cevap verebilecek bilgi donanımından yoksun olmasından
kaynaklanmaktadır. Dinin ideolojik boyutu ise somut/toplumsal insanın
çıkar çatışmasından kaynaklanmaktadır. Burada din, mülkiyeti ve üst sınıfların çıkarlarını
meşrulaştırarak, alt-sınıfların sosyal yapıyı sorgulamalarını önleyen araca
dönüşür. Marx’ın sosyolojisinde din, ister yanılsama olsun, ister ideolojinin bir türü
olsun, insanı kendine yabancılaştırıcı bir yanlış bilinçtir. Dinin herhangi bir olumlu
işlevi yoktur. Ona göre, din eleştirisi, büyük ölçüde Genç Hegelciler tarafından
tamamlanmıştır; kapitalizmin yükselişi ise dinin pratikte aşındığı bir zemin oluşturmaktadır.
Sosyalizmin gelişiyle din kendiliğinden ortadan kalkacağı için, sosyalistlerin
dine karşı özel bir strateji geliştirmelerine gerek yoktur.
FULL TEXT (PDF):
- 2