Journal Name:
- İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Borçlar Kanunumuz kefalet sözleşmesini düzenlerken temelde iki tür kefaleti esas almıştır. Bunlardan biri adi kefalet sözleşmesi; diğeri ise müteselsil (=zincirleme) kefalet sözleşmesidir.
Müteselsil kefalet sözleşmesi, adi kefalet sözleşmesine oranla alacaklıya daha güçlü bir teminat sağladığı için uygulamada bankalar kredi sözleşmelerinde istisnasız müteselsil kefalet sözleşmesini tercih etmişlerdir. Dolayısıyla adi kefalet sözleşmesi bankaların kredi sözleşmeleri bakımından neredeyse hiç uygulama alanı bulamamıştır.
Bununa birlikte son yıllarda kanun koyucu kredi sözleşmelerini düzenleme eğilimi içine girmiş; bu düzenlemeler gerçekleştirilirken de konuya ilişkin mevzuatta adi kefalete ilişkin hükümlere yer verilmiştir.
Bu düzenlemelerden ilki Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'da yer almıştır. Kanun koyucu tüketici kredilerinin kişisel teminatlarla teminat altına alınması ihtimalinde, alacaklıların adi kefalet sözleşmeleri ile yetinmeleri gerektiğini kabul etmiştir.
FULL TEXT (PDF):
- 1
263-272