Buradasınız

TÜRKİYE'DE ENDÜSTRİYEL TASARIMIN DURUMU VE GELİŞMESİNE İLİŞKİN BİR DEĞERLENDİRME

THE STATE OF DESIGN: TOWARDS AN ASSESSMENT OF THE DEVELOPMENT OF INDUSTRIAL DESIGN IN TURKEY

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (2. Language): 
It has been more than twenty-five years since the concept of industrial design was first introduced into the Turkish context. During this period, industrial design was primarily taught as an off-shoot course from the existing architecture and interior design programmes, then separate, fully fledged industrial design departments were founded at some universities. Today these departments have their own postgraduate programmes and the number of graduate industrial designers İn Turkey is appoaching towards one thousand. In 1994, even an international product design symposium was organised in Ankara. At first everything seems to suggest a fast and healthy development in the field of industrial design. However, it appears to be somewhat problematic to picture the overall development of industrial design in Turkey as being fast and healthy, despite a quick expansion of industrial design education at university level in the last fifteen years. What is missing from a complete picture is the nature of developments taking place on the industry and government policy fronts. These are vital for an overall assessment of the development, or underdevelopment, of industrial design in Turkey. So far, it has not been possible to obtain such an assessment since we still lack a critical evaluation of the development of industrial design in Turkey, including the economic and political dimensions of its very existence in this country. This article, exploring the state of industrial design in Turkey through an empirical, field study, attempts to initiate a discussion for the critical evaluation of the development of industrial design and its role in the 32 METU JFA 1993 ALPAY ER process of new product design and development. For this aim, in addition to a critical review of the early literature on the Turkish industrial design, which is limited lo a few articles and reports, the results of a comparative survey of industrial designers from Turkey and some other Newly Industrialised Countries (NICs) are also presented to obtain a more accurate picture of industrial design in Turkey. The data used in this paper relics on the initial part of a recent research project (Er, 1994). As argued elsewhere (Er, 1993), the basic deficiency of design studies regarding developing countries has been the lack of empirical research investigating the nature of design practice. Turkey is no exception. On the contrary, our country seems to suffer more from the lack of research-based information in this field than many other countries. Therefore, it is hoped that, however limited in its scope, the presentation of empirical-based data will pave the way for a fresh look at the development of industrial design in Turkey.
Abstract (Original Language): 
Endüstriyel ürün tasannu kavramının Türkiye'ye ilk girişten bu yana yaklaşık çeyrek asır geçti. Bu süre içerisinde, üniversitelerdeki endüstri tasarımı eğitimi veren bölümlerin sayısı artarken, doğal olarak mezun tasarımcıların sayısında da oldukça hızlı bir artış yaşandı. Ancak eğitim alanındaki bu hızlı yayılma, Türkiye'de endüstriyel ürün tasarımının sağlıklı bir gelişme içinde olduğu sonucunu rahatlıkla çıkara-bileceğimiz anlamına da gelmiyor. Aslında endüstriyel tasarım olgusunun Türkiye'deki gelişimiyle ilgili kapsamlı bir değerlendirme olanağından bu alandaki ampirik çalışmaların azlığı nedeniyle yoksunuz. Bu makale konuyu karşılaştırmalı bir alan çalışmasıyla inceleyerek, ürün tasarımının yeni endüstrileşen bir ülke olan Türkiye'deki gelişmesinin elqtirel bir analizi yolunda tartışma başlatmayı amaçlamaktadır. Her ne kadar kapsam açısından sınırlı da olsa, makalede sunulan bulguların, Türkiye'de tasanm olgusuna yeni, taze bir yaklaşımın gelişmesi için yardımcı olabileceği düşünülmektedir. Türkiye ile karşılaştırılacak diğer yeni sanayileşen ülkeler uyguladıkları gelişme stratejilerindeki farklardan dolayı, ekonomi literatüründeki ihracata yönelik Güney Doğu Asya ve iç pazara dayalı bir gelişme gösteren Latin Amerika ülkeleri olarak iki ana grupta incelenmektedir. Bu çalışmadaki anket bulgulannın karşılaştınlmasında, Türkiye ve bu diğer iki yeni endüstrileşen ülke grupları temel alınmıştır. Anket bulgulannın sunumu öncesinde, Türkiye'de endüstriyel ürün tasarımının tarihsel bir arka planını çizmek amacıyla, konuyla ilgili kaynakların bir taraması yapılarak, tasarımın Türkiye'deki gelişimi kısaca özetlenmiştir. Ürün tasarımı olgusunun Türkiye'nin gündemine ilk girişi 1960'Iı yıllann başında, ithal ikameci sanayileşme planlannın uygulanmaya başladığı döneme denk düşer. Benzer birçok başka ülkede de olduğu gibi, endüstrileşmenin doğal olarak yeni ürün tasanmma gereksinim yaratacağı düşüncesiyle, tasanm okullarının kurulması çalışmalan başlatılır. İthal ikameci sanayileşmenin olgunlaşma dönemine girdiği 1970'lerde ilk tasarım okulları kurulur, fakat, bir iki istisnai durum dışında, endüstri ve siyasi iktidann ürün tasarımına karşı duyarsız ve tasarımın yapabileceği ticari, ekonomik katkıya ilgisiz oldukları gözlenir. Ancak 1980'li yılların dışa açık politikalarının bir etkisiyle 80'Ierin sonu 1990'lı yılların başlarında bazı endüstri kollannda ürün tasarımı etkinlikleri yaygınlık kazanmaya başlar. Bu anlamda tarihsel gelişme çizgisi açısından Türkiye, Latin Amerika'daki yeni sanayileşen ülkelere benzer bir görünüm sergiler. Anket sonuçlannın karşılaştırmalı bir analizi de, ürün tasanmım özendiren ve engelleyen unsurlar, tasanmın rolü, tasarımcılann bilgi ve yetenekleri konusunda Türkiye'nin Güney Doğu Asya'daki Kore, Tayvan gibiyeni sanayileşen ülkelerden çok Arjantin, Meksika gibi Latin Amerika'daki ülkelere yakın olduğunu doğrulamaktadır. Bulgulardan çıkartılabilecek sonuçlardan bazıları şöylece özetlenebilir; endüstriyel ürün tasarımının ancak rekabetçi bir endüstriyel gelişmenin gereksinim duyduğu bir etkinlik olduğu, ve Güney Doğu Asya'daki gibi dışa açık rekabetçi ekonomilerde iç pazara dayalı bir endüstrileşmenin gerçekleştiği ülkelere oranla daha fazla geliştiği. Ayrıca, ürün tasarımının Türkiye'deki temel işlevinin yeni ürün yaratımına katkıdan çok, varolan ürün ve örneklerin uyarlanmasına yönelik olduğu ve tasarım eğitimi ile endüstrinin ihtiyaçları arasında sağlıklı bir ilişki olmadığı da bulgulara eklenebilir. Türkiye'de tasanm konusunda araştırılmayı bekleyen bir çok nokta vardır ve ancak bu tür çalışmaların yardımıyla endüstriyel ürün tasarımını küreselleşen pazarlarda ül Kem izin rekabet gücünü artıracak bir öge olarak kavramak ve uygulamak mümkün olacaktır.
FULL TEXT (PDF): 
31-51