Structural Assessment and Strengthening of Atatürk’s Mausoleum, Anitkabİr
Journal Name:
- Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Anıtkabir is the mausoleum of Mustafa Kemal Atatürk, the commander
of Turkish War of Independence and the founder of Republic of Turkey.
Rather than a work of architecture, Anıtkabir has been a symbol and a focal
center of Atatürk’s principles, republican revolutions and modern Turkey.
The making of Anıtkabir marks also an important milestone in the
architectural history of Republic of Turkey. It is a simple, elegant and
aesthetic example of a counter-concept developed against foreign
architectural trends in 1940-1950s. Turkish architects and sculptors
introduced this work of art by creating modern figures that cover the
components of all the past cultures in Anatolia (Figure 1).
As a consequence of the World War II , there had been a significant
economic downfall in Turkey, especially between the years 1940-1950.
In this era, resources had only been spared for strategically important
projects. Difficulties in importing reinforcing steel limited the use of
reinforced concrete and steel in Turkey as well as all around the world.
New constructions started to be erected either by conventional masonry
or composite construction techniques. In this period, there are only three
prestigious buildings constructed of reinforced concrete in Turkey. These
are the Atatürk Cultural Center, the Turkish Grand National Assembly
Building, and Anıtkabir. The Atatürk Cultural Center was designed
by Feridun Kip and Rüknettin Güney in 1946 and was built in Taksim,
İstanbul. The Turkish Grand National Assembly Building was designed
by Clemens Holtzmeister in 1938 as a competition project and was built
in Ankara, the Capital. The project for Anıtkabir was also designed for a
competition by Emin Onat and Orhan Arda in 1942. As for the financial
restraints due to the World War II , constructions of all the three buildings
were slowed down; moreover the construction of the Atatürk Cultural
Center was stopped after the erection of skeletal frame. The project
was renewed by Hayati Tabanlıoğlu in 1956 and the construction was
Structural Assessment and Strengthening
of Atatürk’s Mausoleum, Anitkabİr
Saadet TOKER , Tuba KO CATÜRK and Ali İhsan ÜN AY
Received: 04.06.2009; Final Text: 12.01.2010
Keywords: Mausoleum of Atatürk; structural
analysis; strengthening; Finite Element
Analysis, earthquake resistant buildings.
completed in 1969, 23 years after it was planned. The project of Anıtkabir
was revised in 1951 by Onat and Arda upon the request of the government
to decrease the cost. The construction took 9 years from 1944 to 1953. This
could be seen as a success when compared to the construction duration of
the other two buildings. The construction of the Turkish Grand National
Assembly Building started in 1939 and the building was completed in 1961,
after 32 years from the start, as majority of the resources were used for
Anıtkabir (Tekeli, 2007).
Recently in Anıtkabir, the empty space in the basement underneath the
mausoleum and the staircase approaching the mausoleum, was decided
to be converted into a Turkish War of Independence Museum. A project
conducted by the Middle East Technical University (METU ) Department
of Architecture aimed to assess the general structural capacity and seismic
resistance of the mausoleum itself and the structural capacity of the load
bearing system used in the staircase. Within the scope of the project, the
structural system of Anıtkabir was re-identified, with detailed analytic
models prepared for the mausoleum and the staircase separately. Structural
analyses were carried out under all possible load cases.
Within the frame of the project, both the mausoleum and the staircase
sections were analyzed independently under gravity loads. Then another
set of analyses was performed to observe the behavior of the structure
under probable earthquake loads. Results were evaluated to determine
whether the structure is safe or not with its existing condition. Possible
effects of modifications about the use of the structure were assessed, and
suggestions made for possible modifications on the structural system to
obtain a sound structural performance.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Anıtkabir, Türk Kurtuluş Savaşı’nın önderi, Türkiye Cumhuriyeti’nin
kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün anıt mezarıdır. Simgelediği
değerlerden ötürü Anıtkabir’in Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti
için önemi çok büyüktür. Anıtkabir’in Atatürk İlkeleri’nin, Cumhuriyet
Devrimleri’nin ve Modern Türkiye’nin sembolü olarak ele alınması çok
doğru bir yaklaşım olacaktır.
Bu çalışma, Anıtkabir’in strüktürel kapasitesinin belirlenmesi, merdiven
bloğunun ve mozole bloğunun depreme karşı dayanımının saptanması,
ve gerektiği takdirde yapının kritik bölümlerinin güçlendirilmesi için,
ODTÜ Mimarlık Bölümü tarafından yürütülen projenin sonuçlarını
kapsamaktadır. Proje kapsamında, Anıtkabir’in taşıyıcı sistemi yeniden
tanımlanmış, mozole ve merdiven blokları için ayrıntılı analitik modeller
hazırlanmış, olası çeşitli yükler altında yapısal analizler gerçekleştirilmiştir.
Çalışmanın sonucunda tarihi niteliğe sahip yapıların strüktürel
sorunlarının araştırılması, bilgisayara dayali yapısal analiz teknikleriyle
yapıların varolan strüktürel durumlarının saptanması ve çeşitli
güçlendirme yöntemlerinin yapıya kazandırdığı dayanım konularında
önemli bulgular elde edilmiştir.
Yapının varolan strüktürel durumunu belirlemek amacıyla yapılan
analizler için en elverişli olanı sonlu elemanlar analizi yöntemidir.
Bilgisayar yazılımlarındaki gelişmeler, çok kısa bir sürede oldukça
kapsamlı analiz modellerinin bile statik, dinamik, doğrusal elastik ve
doğrusal elastik olamayan analizlerinin yapılmasını sağlamaktadır.
İlk olarak, mozole bölümü ve merdiven bölümleri için olası hareketli
yüklerin göz önüne alındığı düşey yükler altında bir analiz yapılmıştır.
Daha sonra, yürürlükteki Türkiye Deprem Şartnamesi’nin Ankara için
öngördüğü deprem spektrumu için, ilk 30 mod dikkate alınarak, doğubatı
(EQx) ve kuzey-güney (EQy) doğrultularında tepki spektrumu analizi
yapılmıştır. Analiz sonuçlarının değerlendirilmesinde düşey yükler ile
x yönünde deprem yükleri (G+EQx) ve düşey yükler ile y yönündeki
deprem yükleri (G+EQy) için iki ayrı yük birleşimi oluşturulmuştur.
Düşey yükler ve deprem yükleri için gerçekleştirilen hesaplar sonucunda
elde edilen en büyük Moment (M), Kesme Kuvveti (V) ve Eksenel
Kuvvetler (N) dikkate alınarak kolon ve kiriş kesit analizleri yapılmıştır.
Bu analizler, merdiven bölümünü ve mozole bölümünü oluşturan taşıyıcı
elemanların durumunda taşıma kapasitesi bakımından herhangi bir tehlike
olmadığını göstermiştir.
Ayrıca, hem malzeme dayanımının belirlenmesi hem de özellikle
merdiven bölümünde bulunan narin kolon ve kiriş elemanları üzerindeki
donatı bölgelerinin belirlenmesi amacıyla, merdiven bölümü ve mozole
bölümündeki birçok kolon ve kiriş için tahribatsız yöntemlerle testler
yapılmıştır. Bu yöntemle ancak tahmini olarak etriye aralıkları ve donatı
miktarları belirlenebilmiştir. Kesit kapasite analizleri sırasında bu tahmini
değerlerin en olumsuz olanları dikkate alınmıştır.
Yapılan ayrıntılı hesaplar, Anıtkabir’in mozole ve merdiven taşıyıcı
sisteminin gerek şimdiki durumuyla, gerekse önerilen düzenlemelerle,
Ankara için olası bir deprem sırasında ortaya çıkabilecek ve diğer yükler
altında herhangi bir tehlike oluşturmadığını göstermektedir. Ancak,
Mozole’ye çıkış merdivenlerinin bulunduğu bölümde yer alan narin kolonların muhtemel bir deprem sırasında limit kapasitelerine ulaşma
riski görülmüştür. Anıtkabir’in çok önemli bir yapı olduğu ve merdiven
bölümünün törenlerde insan kalabalığından dolayı aşırı bir hareketli
yük yığılmasına maruz kalabileceği gerçekleri göz önüne alınarak, ek
bir önlem alınmış, bazı çerçevelerde kolonların arasına betonarme perde
duvar şeklinde dolgu yapılmıştır. Eklenen perde duvarlar dikkate alınarak
yapılan yeni analizler, güçlendirme işleminin yapının genel dayanımında
ve kritik elemanlarının kapasitelerinde artış sağlandığını göstermiştir.
FULL TEXT (PDF):
- 1
125-138