GAP: AN IRRIGATION AND DEVELOPMENT PROJECT IN TURKEY
Journal Name:
- Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name |
---|
Abstract (2. Language):
The Southeastern Anatolia Project (GAP) in Turkey, which was initiated in 1976
with the Karakaya Dam consists of thirteen major projects. Twenty-two dams and
seventeen hydroelectric power plants (HPP) with a total capacity of 7 561 MW
will be constructed as part of it. GAP will provide irrigation for 1641282 hectares
of land and will have an annual output of 25 003 GWh of power (1).
Turkey has about 27.7 million hectares (ha) of land suitable for agriculture.
Surveys show that it is economically feasible to irrigate 8.5 million ha of this land,
but currently irrigation is limited to 3.3 million ha. After the completion of GAP,
it will become economically feasible to irrigate an additional 19.3 percent of the
irrigable land in Turkey. Thanks to the favorable climate, there will bea manyfold
increase in productivity. Research shows that agricultural income may increase
17.5 fold in areas which will be irrigated after the completion of GAP (Tekinel,
1988,9).
The present installed power capacity in Turkey is 10100 MW, consisting of 6 200
MW thermal and 3 900 M W hydro. The share of hydroelectric power was 38 percent
in 1986. Economically viable hydropower potential is estimated at 32 700 MW and
annual energy of 118 000 GWh is figured under average hydrological conditions.
Only 12 percent of the total hydropower potential has been developed (2). In
GAP, it is planned that at full development as mentioned above 25 003 MW of
electric energy will be generated annually with the installed capacity of 7 561
MW. The total annual generation of electricity accounts for 21.2 percent of
Turkey's economically viable hydropower potential (3).
GAP is not only an agricultural development project. It is a comprehensive
development project which has implications for the whole of Turkey. Naturally,
the initial impetus will be felt in the agricultural sector. However, the development
in the agricultural sector will have a positive effect on the industrial and
service sectors in the region. Because as agricultural production rises in the
region, food-grains, fibers, vegetable oils, timber, etc. will circulate in increasing
quantities. In order to convert these into economically usable assets, adequate
162 METU JFA 1989 DURAN TARAKLI
handling, storage and processing facilities on sound lines need to be established
in the region. For increasing agricultural production, more material inputs such
as fertilizers, agricultural equipment, improved seeds etc., will be used, most of
which should be produced in the region. Beside these, increased agricultural
production can be achieved through active and well-conceived agricultural research,
extension, training and educational systems that must be organized
locally.
In this paper, GAP is discussed in three sections. The natural conditions, social
structure, settlement, land tenure and the main features of GAP are explained
in the first part. One of the small irrigation schemes, (The Devegecidi Irrigation
Scheme) in GAP, established in 1972, was studied in 1982. The first goal of this
study is to describe the farms within the scope of the Devegecidi Irrigation
Scheme and the economic situation of the farm families benefiting from it. The
second goal of the Devegecidi study is to draw conclusions which may be used
in the planning of GAP. By using the results of the Devegecidi study, the scope
and framework of the planning of GAP will be discussed. The results of the
Devegecidi Irrigation Scheme and its plans are given in the second part. Conclusions
are given in part three.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Güneydoğu Anadolu Projesi GAP, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Mardin,
Siirt ve Şanlıurfa illeri ile yeni illerden Batman ve Şırnak illerini kapsamaktadır.
Söz konusu bölge, ülke alanının %9.5*ine (74 000 km2) eşittir. 1990 yılı nüfus
sayımlarına göre bölgenin toplam nüfusu ise 5.2 milyondur. Bölge, nüfusça
ülkenin %9.2'sine eşittir.
Güneydoğu Anadolu Projesi ile, Fırat ve Dicle nehirleri üzerinde yirmibir adet
baraj inşaatı planlanmıştır. GAP'ta öngörülen projelerin tamamlanması ile
toplam kurulu hidroelektrik enerji gücü 7 561 'Megawatt'a ulaşacak ve 25 003
'Gwh' enerji üretilebilecektir. GAP'ta toplam hidroelektrik kurulu gücü,
Türkiye'nin halen kurulu hidroelektrik gücünden daha fazladır.
GAP'taki sulama projelerinin bitirilmesi ile, 1641282 hektar alan sulanabilecektir.
Bu genişlik, halen Devlet eliyle sulanan büyük sulama alanlarının genişliğinden
daha fazladır.
GAP'ta sulama ile sağlanabilecek üretim artışını ortaya koymak için, 1972 yılında
işletmeye açılmış bulunan Diyarbakır'daki Devegeçidi sulama alanında yapılan
bir araştırmanın bulgularına başvurmak olanaklıdır. Devegeçidi sulama alanında
1982 yılında, sulama ile üretim değeri onbir yıl içinde kuru tarıma göre ancak
dört kat artmıştır.
Elde edilen bilgiler ve Türkiye'de mevcut tarım teknikleri temel alınarak iki
değişik planlama modeli kurulmuştur. Planlarda öngörülen tekniklerin
çiftçilerce GAP'ta uygulanabilmesi durumunda, gayrisafi üretim değeri birinci
seçeneğe göre 14.4, ikinci seçeneğe göre ise 19 kat artırılabilecektir.
Devegeçidi sulama alanında elde edilen sonuçları GAP geneline daha kolay
anlaşılabilir biçimde uyarlayabilmek için, gayrisafi üretim değeri 1982 birim
fiyatlarına göre buğday eşdeğerine çevrilmiştir. Buna göre, tüm GAP sulama
alanında kuru şartlarda 1.7 milyon ton buğdaya eşdeğer gayrisafi üretim değeri
elde edilebilirken, Devegeçidi sulama alanında onbir yıl sonra ulaşılabilen
düzeyde bu değer 6.7 milyon ton buğday eşdeğerine yükselebilmiştir.
Oysa ülkemizde mevcut tarım tekniğinin çiftçilerce tüm GAP'ta uygulanabildiğini
varsaydığımızda, aynı üretim değerini, birinci seçeneğe göre 24.4 milyon ton,
ikinci seçeneğe göre de 32.2 milyon ton buğday eşdeğerine çıkarmak olasıdır.
Başka bir deyişle, eğer GAP'ta bazı planlama kararları yerinde ve yeterince
uygulanamadığı durumda, birinci seçeneğe göre yılda 17.7 milyon ton, ikinci
seçeneğe göre de 25.4 milyon ton buğdayın değerine eşit gayrisafi üretim değeri
kaybı olacaktır. Bu kaybın önlenmesi, ancak GAP'ta üretilen tarımsal ürünlerin
iç ve dış pazarlarda uygun fiyatlarla değerlendirilmesiyle olanaklıdır.
FULL TEXT (PDF):
- 2
161-177