Journal Name:
- Türk Nefroloji, Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Ilipcrtansif hastalarda tip 2 DM gelişimi riski 2.5 misli daha fazladır. Tip 2 DM hastalarının %70'inde ise l İT vardır. I lipertansif hastaların %50'sindc hiperinsüli-nemi, insulin direnci bulunmaktadır.
HT-Tİp 2 DM ilişkisinde, 1) Renin-anjiyotensİn-al-dostcron sistemi (RAAS) ve 2) Kndotel disfonksiyonu, temel iki mekanizmadır.
Normalde, insulin, insüline duyarlı hücre yüzeyinde insülin reseptörüne bağlanır, IR kompleksinin oto-loslorilasyonLi İle [R-subştrat-l/P-13 kinaz kompleksi oluşur, lîu kompleks insülinin çoğu fonksiyonlarından sorumludur (kemotaksis. glukoz transportu, NO sentezinin aktivasyonu, vasküler yapılarda Na pompa akti-vitesi gibi).
Hipertansiyonda, anjiyotensİn II insülinin bu etkilerini hücre düzeyinde engeller ve insülin direncine yol a var.
Bozulmuş açlık glukozu (IFG), (AKŞ 110-125 mg/dl) hipertansif hastaların %30'unda vardır. IFG olanların %25'inde sistolik KB yüksektir, liu hastalarda kardiyovas-küler risk ve 8 yıllık kardiyo\ asküler mortalite yüksektir.
IFG bulunan hastalarda endotel disfonksiyonu (İCAM-l. V-C:AM. PAI-1, l-l'A antijeni) olmaktadır.
I liperglisemi oksidalif stres ve diacylgycen>l advanced glycatüm end products (AGE) kademeleriyle protein kinaz C'vi aktive eder ve endotel distonksiyonuna yol açar.
Hiperglisemi aynı zamanda RAAS'yi aktive etmekte ve PPAR aktivesini ise azaltmaktadır.
FULL TEXT (PDF):
- 1
14-15