Journal Name:
- Türk Nefroloji, Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Hipertansiyon bir halk sağlığı problemi olarak önemini korumaktadır. Zamanında teşhis edilmemiş veya yeteri kadar regüle edilmemiş hipertansil olgularda morbidite ve mortalİtenİn arttığı bilinmektedir. Bununla ilgili olarak, hangi kan basıncı değeriyle tanı konulacağı ve tedaviye başlanacağı konusunda [NC-7 (Yüksek Kan Basıncının Tanısı. Değerlendirilmesi ve Tedavisi için Birleşik Ulusal Komite nin 7. Raporu) optimal kan basıncını sistolik 120 mmHg ve diyastolik kan basıncını 80 mmllg olarak belirlerken, en az iki ölçümde sistolik kan basıncının >1 (0 mmHg, diyastolik kan basıncının ise > 90 mmHg olmasını HİPERTANSİYON (HT) olarak ifade etmektedir (1). Hipertansiyonun iyi kontrolü, böbrek hastalığında İlerlemeyi durduramazsa bile kesinlikle yavaşlatabilir. Bu nedenle, böbrek hastalığının ilerlemesini yavaşlatmanın en kolay yolu hipertansiyonu saptamak ve onu kontrol altına almaktır.
Tüm hipertansiflerin "oiö'inde saplanabilir en sık neden kronik böbrek hastalığı (KBH) olup, ABD'de nüfusun %3'ünde kreatinin seviyelerinin yüksek okluğu ve bunların da %70'inde hipertansiyon bulunduğu bikliril-mektedir, Bununla lıeraber. son dönem böbrek yetersizliği nedenleri arasında hipertansiyonun, diyabetten sonra ikinci sırada yer aldığı da bilinmektedir (2).
Renal
parankima
l böbrek hastalarında hipertansiyon birkaç baslık altında incelenebilir:
a, Kronik böbrek hastalığında hipertansiyon
b. Son dönem böbrek yetersizliğinde hipertansiyon C. Renal transplant hastalarında hipertansiyon
d. Diyabetik nefropatide hipertansiyon.
FULL TEXT (PDF):
- 1
41-44